Kendinden anlattıkça
oluyorsun ben
Ben kimsenin bayrağını dikemediği yere
Vatandaş olma çabasındayım
Karışı kısmen
Tam bir porsiyon uzağı yüreğe indirmek
Kimlik aşımı olurdu
sabahının kızılı güneşe erken

Esnaf lokantası tadında
umudun kuşluğu
Benimin çok katmanlı açlığını
İnancın tok hasırına gülümseyerek sererken
Olmuş ve olacakların uzun listesi
Kısacık anların irkilen aynaları var
Karası sevda bağlamış bağın sarhoşluğundan
Bir olana yana yakıla yıkıla
Koşuyor topraktan kuşlar
uçurtmaların yoluna

Gözlerin göremediği kapılar
Çok mahpus kaldın bedenine nefsine
Kulluğun ruhunun özgürlüğü
Aydınlatmadıysa dünyalı karanlığı
Adalet dedikleri meşale
Varsın ölmesin anne eli değen fesleğen
Kokmasın çiyli gök kızılına
Sabahın alemli haberi
Bir sensin sözüne kusurum insan
Bir siyah örtüye bulaşan gözün yaşı
Kıvrılıpta akan su adı pınar adı ırmak
Aslına ulaşır ya dosdoğru

Katar istif taşınan dün
Nerelere gideriz seninle karmaşanın düğününde
Sarafların vitrinlerinde takılar
Yüreklerin güneş ayarını yıldızlar bilirdi
Bir ışıklı çizgi kadar görünür olup
Ölmeden ölerek geleceğe