Pusularda paslandık
Yıkık duvarlara yaslandık
Uyuşuklandı sevdamız sevgimiz
Top yekun çürüyecek miyiz bir mahalde?



Mehveş meleklerin kanatlarında pranga
İçimde ince sızı şah kelamı
İhtiyata sebep bir rahim üç cenin
Teni tenden seçen arıya selam olsun


Sürçü lisan eylemişim ihvanıma
Utanç değil midir süt liman uykular?
Haydi eğrelti otu bir şerbet kaynat sevdiceğim
Belki iyi gelir edep yanımızın sancılarına


Başımda yediemin bir sevda yeli
Hasılı aklımı yoran sorular
Helal midir? Kursağındaki ikircikli aşk lokması!
Uçkuru kopmuş tuman örter mi ayıpları?!


İlga mührü vurulmuş hasretimize hasletimize
Gözü aydın olsa da minarelerden sala sesi bekleyenlerin
Gelip çatmışsa ateş kuşlarının kuluçka zamanı
Biz olmak asla ar değildir can koyağında aşk büyütenlere


Ruhumda ılgıt ılgıt isyan ışıması
Körü körüne sahipsiz şiirler yazsam da
Dindirmiyor artık acılarımı
Ne fesleğen kokulu geceler ne de aşk libaslı heceler


Üç aşağı beş yukarı kefen ya da kabir boyu
Keşke çağırınca gelselerdi çağırdıklarımız
Ne bileyim belki de bu kadar ağır olmazdı
Sahipsiz şiirler yazmak…