7
Yorum
50
Beğeni
5,0
Puan
537
Okunma
"Kıyamet savaşları ,son nefesini vermeden önce
belki de daha fazla
çağrıya ihtiyacı vardır
Hayatın"
yaşamak neydi biliyor musun ?
sisli bir sabaha uyanıp, ilk bakışta görememek hayatı
kederli ruhunu avutmak, çaresizce
kimsesizlik kimliğini, yatağında unutup
düşe kalka inmek merdivenleri
tutunmak demir korkuluklara
yaşamak!
Güneşte kavrulmuş buğday tanesi gibi
yanmak , yavaş ,yavaş
ölmek için can atarken, her gün yeniden doğmak
gölgeler arasında sıkışıp kalınca
nefes almayı başarmak demek
benim hayallerime rüzgar son kez esiyor ,
bir daha karanlık olmayacak gecem
ve gündüzüm hiç korkmayacak
son kez kavga ediyoruz seninle
ey hayat!
baştan aşağı maviye dönen sen,
yeşil abiyeler , giyerek kandırdın beni
Nuh’un gemisinde takıldık eteklerine
birer birer düştük kayalardan
korkular ördük üzerimize
sevgiler yitirdik , yangınlar söndürerek
en kaz altından çıkıp ,sardık ruhumuzu bir boşluğa
ve sen !
başıma kalktın nefes alıp vermeyi
boğuluyorum!
Gözleri maviydi gökyüzünün ,
beyazdı hayalleri yıldızların
Gülerdi , şafak Güneşe
Güneş, bütün dünyaya
son kez , kavga ediyoruz seninle
ilk gençlik suyunu , içtiğim Topraklar
kapanmış devrimin, şakağın da bir yara
artık ağlamıyor, kentin gürültüsü
alıştı meydan okumaya hayata
her gün babamın sözleri dikiş atar yaralarıma
annem öpünce nedense çok kanıyor
hayat kan davası güdüyor sanki
nefret ekip ölüm biçiyor .
Ayşe Caniberk
gümüş kalpler
5.0
100% (32)