8
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
475
Okunma

Geceler de aynı sanılır ya gündüzler de
Oysa anlamca ne de kofturlar yokluğunda
Ne esen rüzgâr fısıldar adını bana
Ne doğan güneş verir göz kamaştıran
Ruha derinden tesirli tarifsiz ışıltını
Ve yine de tüm ağırlığıyla sürer yitirim
Her anımda yaşanılan tek şey gerilim.
İzi kalmaz mı hiç karda yürümüş olsan
Gönül sahrasına sendin yağmurla dolan
Eskidi dinlemekten hazan seyrinde şarkılar
Nereymiş ki o heyecan katan anlamlı bakışlar
Anladığım çok şey var, bir boşluktayım
Savruluşun öyküsünü hem de her geçen gün
Uykuya kıyarak yazmakta, yazmaktayım.
Uzak ve ulaşılmazdır gülmeler artık
Ana nasıl da mührünü vurmuş karanlık
Bir fasıl daha geçiyor sessizliğin kıyısında
Dalgalar bile yıpratamaz oldu dik kıyıları
Yapraklar düşmek istemez ki öyle sebepsiz
İzbelerdeyim ve serkeşliğin tam deminde
Sana açılıyor her kapı düşlediğimde.
Kanatlarım olsa da uçmak niye ki
Dilimde birkaç hece o da ismindi
Sanki senden önce hayat değmemiş bana
Dilimde birkaç zikir, ellerimse havada.
Ayrılık ne de çekilmez bir yaradır
Açma sakın ha, kanayan sol yanımdır
Ve bitsin isterim ansızın bu kâbusu
Sevmek dedikleri şey kiminde verir can
Niçin bendeki yaralar kanar, akar kan.
Dizlerim yıprandı, nasır da tuttu ayaklar
Seni saramadı ya mahzun kalandır kollar
Onca emeğin, alın terinin hasadı mı bu
Yokluğunda her dem yoksunluğundu vurgu.
Güllerin soluşu, kalplerin ebeden duruşudur
Suyu, toprağı da olsa açmamaya karar
Bülbüllerin gül bahçesini unutuşudur
Yokluk, yaşanabilecek en yaman talan
Ve o her geçen gün derinden de kanayan.
Gölge ozan istemez asla ayrılığı, yakandır
Sevdiklerinden ayrı kalmak müebbet hazandır
Eldeki kazma, kürek işleyemez bağ, bahçe
Onun işleyebildiği şey ölümüne mezardır.
Oğuzhan KÜLTE
5.0
100% (10)