0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
274
Okunma
Sen Güneş’in;()
"Hep yanmakla olurmu?
Bir kerede söneyim!"
Dediğini hiç duydun mu?
Duydunmu sen Dünya’nın;
"Dikerim bu ekseni,
döne-döne yoruldum!"
Diyerek çekip gittiğini?
Bir gün Ay’ın;
"Bağımsızlığı seçtim,
beni rahat bırakın!"
Dediğinde, sen ne diyeceksin?
Ne
Güneş söner,
ne Ay bağımsızlığı seçer
nede
Dünya ekseninde dönmekten vazgeçer!
Ama
ben bir KAYA’ya;
"Nerede senin diploman?"
Diye de soramam,
yoktur çünki diploması,
cansız taş-toprak fıkarası.
"Senin
bu günki zenginliğin
evlilik yüzüğünün değeri kadarmı?"
Diye TAŞ’a da sormam, utanırım!
Çünki o düşünmez çıkarnıı,
çok dürüsttür sanırım.
Yüceliğine saygım olduğundan
DOĞA’ya da;
"Niçin tasarruf etmiyorsun itibarından?"
diye de sormam,
asla!
Ama ben bir İNSAN‘ın;
"Düşünmedikçe varım,()
sonumu hayır eyle Tanrı’m!"
Dediğini duyanlardanım.
() 08.11.2019 tarihinde yazdığım KARA ZURNA (51) şiirim AKIŞ felsefesine uygun düştüğünden burada aynen tekrarlanmıştır.
() Rene Descartes (1596-1650) ; Fransız Matamatik, Felsefe ve Doğa Bilimcisi. Onun; „Düşünüyorum, o halde varım!“ teorisi burada bilinçli olarak tersine çevrilmiştir.