4
Yorum
22
Beğeni
5,0
Puan
963
Okunma

(bir kitapta okumuştum:
“gerçek, hiçbir yerde değildir bazen”)
yalnızlık çok oynak, hiç durmuyor yerinde
yavaş yürüyor ama çok hızlı ilerliyor
yetişemiyorum arkasından
haberler de hiç durmuyor yerinde
sözcükler, bombalar, füzeler de öyle
savaş nedir diye bir soru da yürüyor benimle
aynı anda adım atıyoruz
aynı anda dönüp bakıyoruz birbirimize
“savaş, onursuzların zevk barınağı”
dedim yüksek sesle
sesim yankılandı gri koridorlarda
aynı anda adımı kara listeye aldı devlet
devletler
büyük devletlerin oyuncağıdır
(gerekirse Huriye’ye dört adam gönderirim
bu tarafa sekiz füze attırıp
savaş gerekçesi üretirim
diyordu ağzı kan kokan
Huriye, bizim kadim komşu kızımız
sonra acımasızca geçti üstünden
uzak yakın bütün komşular
adı orospuya çıktı bu yüzden Huriye’nin
hepimiz biliyorduk
bu işte bir mit yeniği vardı)
herkes biliyordu bunu
herkes susuyordu
herkes gidip ona veriyordu oyunu bile bile
“herkes” dünyanın en zavallı sözcüğü
“herkes” dünyanın en büyük çöplüğü
bir yerde katilleri yüceltiyorsa büyük çoğunluk
erdemler ormanı bomboştur orada
yürüye yürüye
az sonra dolmuş durağındayız
ben ve savaş nedir sorusu
durakta bekleyenlerin her biri
dolmuşuna binip gidecek bir yere
bizim binip gideceğimiz yok
geziniyoruz sadece
dolantı diye bir sözcük yanaştı
alıp götürdü savaş nedir sorusunu
yanıtlandığı için ölüydü artık soru
baş başa kalıp göz göze geldik dolmuş durağıyla
baktım durağın camları üşüyor
anlamını yere düşüren insanın soğukluğundan
ceketimi ona verdim
iç cebimde sakladığım öykü tanecikleriyle
siz gidin dedim görünmez arkadaşlara
siz gidin, siz gidin
ben bir sonraki düşle yetişirim size
sözü kısmayı
yolu uzatmayı seviyorum yeni çıkmazlara giderken
eskimiş evlerin yanından geçiyorum
arkası kovulmuşluk kokan sıra sıra duvarlar
üstüne yapışan uğultular, düşüşler, kırıklar
kimse yoktu içeride
hiç kimse yoktu, hiç
evlerin parmakları ölüydü
dedim ya yalnızlık çok oynak
bir o kadar da sempatik
bazen ortalıkta hiç gözükmüyor
bazen her yerde
pejmürde kılığı veya smokiniyle
tanrı muamelesi yapılıyor ona
bütün mekânların sahibidir o
ve dünyanın en büyük emlak zengini
(pavyonlar, gece kulüpleri,
neonlu caddeler, yüksek sosyete
istasyonlar, terminaller
şirketler, patronlar,
patronların metresleri
makamlar, yüksek maaşlar
felsefeyle yürüyen mafya
petrol kuyuları, paralı yollar
görkemli şehir hastaneleri
geçiriliş garantili köprüler
kripto para, borsa, dolar
bir de şarkıları vardı:
“beraber euroduk biz bu yollarda”)
“gerçek, hiçbir yerde değildir bazen”
sözünü bıraktım eski yerine incitmeden
tekrar düşündüm:
“her zaman her yerdedir gerçek”
onu şimdi gönderip
bir sonraki düşle asla yetişemezsin ona
5.0
100% (7)