19
Yorum
93
Beğeni
0,0
Puan
2247
Okunma

Düşe kalka, güle oynaya yürüyen
uz/ak kentlerin barış sembolü
göklere serdiğin bakışlarını
nasıl anlatayım, nasıl yazayım?
.
Mavi bir ülkeyi hayal ediyorum
öylesine soluğum içli
kartal yuvası sessizliğini dinlerken
karanfil bezeli elma giriyor araya
odam mis kokuyor
Çok uzak zamanlardan gelen
binbir gece masallarındaki periler
tınılar içerisinde birbirlerine sarılan insanlar
aydınlık duygularımla hareket ederek
küçücük bir "merhaba" demek istiyorum
Sonra gülüşüne aşık
kirpiklerine çiy düşmüş
baharı saklar yumuk gözlerde
üzengiden sarkmış hanımelleri
uzatıyorum elimi
yönüme akan ırmak sarıp sarmalıyor beni
buğday başağı gibi bereketli
tenini sürüyor avuçlarıma
her şey umuda dönüşürken munisleşiyor
Fuzuli’nin gazellerini okuyorum
"Habîbim fasl-ı güldür bu akar sular bulanmaz mı"
sesimin yankılandığını İstanbul işitir
Kaf dağında endamımız çift, ruhumuz tek
içimde akan ırmakların adıdır ebr-i nevbahar...
Ümmühan YILDIZ