4
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
702
Okunma

Vazgeçtim,
Artık, kifayetsiz zamanların boşluğunda
Dolanıp durmaktan
Halsiz düşen ayaklarıma mahcubiyetimden,
Vazgeçtim,
Göz yaşımın sebep olduğu su kayıplarımda,
Vücudumda oluşan, yaralara merhem bulamadığından,
Vazgeçtim,
Tahir’i, yazılmayan şiirlerin içinde arayan Zühre olmaktan.
Bulamayınca, içinde Tahir olan şiirler yazmaktan,
Onu bulsam tanıyamayacağım deyip, aramaktan
Vazgeçtim
Aklımdan geçince çığlığından kopanlar,
Kalbimi eziyordu çığlarımdan kopanlar,
Yazıma, kışıma ayrı yağan karlarımdan çığlar koparken,
Gök, gürültü bile yapmadan beklerdi.
Ben vazgeçerken.
Tahir beni görse zaten oturur ağlardı,
Utanırdı Tahirliğinden ,
Hani o bir tel saçına kıyılamayıp ellerin aldığı
maşuklar vardır ya
Ben de onlardan biriydim nasılsa.
Canıma batan cam kırıklarının ruhumu kanatmasından,
bile bile dinlediğim yalanlardan,
Gözümün nuru, cennet meyvelerimden,
Gözlerindeki elaya dağılmış yeşil harelerden,
Kardeşimden,
Eşimden,
Dostumdan,
Şiirimden, sazımdan,
Sesinden, nazından,
Kalemimden, kağıdımdan ,
Vazgeçtim.
Yolda düşüp kalkamamış Zerdüştler görmekten,
Yolları birbirine ekleyip ekleyip,
Yolda kalmaktan
Vazgeçtim...
Keskin raylarda, kömürlü trenlerle ilerlemeye çalışmaktan,
Yandım durdum, sönmekten vazgeçtim.
Zamana kayıtsız
Mekana katıksız kalmaktan..
Uzanan eli tutamıyor olmaktan,
Sesim kırık, sesim puslu,
Duyuramıyor olmaktan,
Vazgeçtim,
Şimdi çıktım yola yeniden,
Günlerdir sabahı edemeyen gözlerime yazik,
Öylece açmış kollarımı, bekliyorken,
Gelmeyişlerinden, kollarıma da yazık deyip,
Beklemekten de Vazgeçtim.
Ömrüm, senden de
Vazgeçtim...
dilemma
10.10.2022
Ankara
5.0
100% (9)