16
Yorum
22
Beğeni
5,0
Puan
690
Okunma

Ne sesleri var artık yaşanmış kalabalığın
Ne suretler kaldı şimdi zeminde, bir sessizlik
Bir küçük gülümseme geçmişten bana kalan
Anladım ki geçmeyecek hüzün, bakiyesidir yalnızlığın.
Çıkarım mı çıkar mı, halen bulamadım cevabı
Kiminde üç beş oluyoruz, buluyoruz neşe
Nasıl da değişiyor insanlar zülfü yare değince
Ben miyim gündüz, yoksa diğerleri mi gece.
Saltanatı var mı hayatın sürebilsek kolayca
Dağıtılan nimetler varmış, üç kuruşa ve kimi de bedava
Şimdi neden külfetleri kalıyor her geçen gün artarak
Döndük yine içimize ve perdeler kapalı, her yer karanlık.
Alabildiğine uzanan şu ufuklar ne de sonsuz
İzliyoruz zirvesinde hayatın pür dikkat, üstelik soluksuz
Zaman geçmiyor sanki bir savruluş bu bizimki
Yine ayrlığın vakti, hüzzam çalan şarkılarda ve huzursuz.
Hüzünleydi ilk adımlar, doğarken ağlamadık mı biz,
Gidişler de öylesine matemli ve bir o kadar da sessiz.
Kuruldu dostluklar zamanla, ne kadar asudeydi şu hayat
Yalnızlığı yaşatırken yitirilen gölgeler,duygularsa kof ve berbat.
Derinlerde gezinmenin bir çözümü bulunmuyor
Hayat böyle kurgulanmış, renkli yüzünü göstermiyor
Ya bulacağız emekle nimet denen güzelliği
Ya da döneceğiz köhnemize, çekeceğiz rezilliği.
Oğuzhan KÜLTE
5.0
100% (15)