6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1247
Okunma

Özgürlük, güneşi doğurmaktır.
Yıldızlar geceyi emzirirken
Ayın en dokunaklı karanlığında.
Sonra, bulutlar ağlarken yalnızlığına
Kızıla çalan ufuklarda
Şafağın kundağına sarıp büyütmektir.
Özgürlük, güneşi özlemektir,
Hergün doğup battığını bildiğin halde
Duvarların arasında göremeden yaşamaktır
Bundandır güneşi her gördüğünde
Yarasa karanlığını kuşanması gözlerinin
Dilin sehpada tutulduğundan beri,
Bundandır kanaması sözlerinin
Bir tümcenin ortasında…
Özgürlük, maviye renk verir;
Gökyüzünü sever, maviye meftundur.
Bir dağın zirvesinde bulutlara dokunur,
Yağmur olur rengi hırçın denizlere karışır,
Haykıran sesi kutupları aşar,
Yankısı alev alev karanlığı kuşatır.
Esaret özgürlüğün gölgesinde gebe kalan güneştir,
Özgürlük ise bir kuşkanadında gelen kutlu bir ateştir
Bana özgürlüğümü ver rüzgâr,
Kokusunu getir uzaklardan istiklâlin
Şarkısını söyle yar, susmadan hürriyetin!
Eli nasırlı yalnızlığımı, öp şimdi alnından
Ne olur gitme! Yaralı özgürlüğümü göğsüne takıp.
Bana özgürlüğümü ver yar,
Gözlerine sakladığım umutlarımı ver bana
Beraber ıslandığımız yağmurdan bir damla da olsa
Kalmıştır ellerinde, saçlarının perçeminde
Solmadan yüreğimde özgürlüğün gülleri
İlk yağmurda bekliyorum gelmeni.
Özgürlük, maviyi özlemektir,
Bir güvercinin kanadında emanet bıraktığın
Gökyüzünün sonsuz ve özgür renginde.
Yüreğini bir denizde yüzdürürken
Bir kartpostala hapsedilen denizle yetinmektir,
Maviyi bir kızın gözlerinde düşlemektir.
Dalıp giderken deniz bir gecenin koynunda
Hayali uzaklaşıp giderken
Mavi bir gözyaşında maviyi özlemektir.
Ve uzaktaki özgürlüğün resmini çizersin, fırçanı daldırırken,
Bir kızın gözlerindeki fırtınalı denize.
Özgürlük, ayağında çarık ama başı dik yürümenin adıdır,
Özgürlük, kanla yazılmış destanın paha biçilmez tadıdır…
Ve bir dipnot:
Özgürlük, bir Bozkurdun dağlarda kükreyen yalnızlığıdır.
HÜSEYİN ÖZBAY