16
Yorum
34
Beğeni
5,0
Puan
741
Okunma
gökyüzünün göğsünden damlayan
bir hayal kesiğisin
kapatmışsın sana giden tüm yollarımı yüreğimin ortasına kurduğun barikatları
deverircesine seni atıyor kalbim
okyanusun derinliği kadar
derin kesikler var içimin iskelesinde
oradan sana giden gemilerle
defalarca öldürdüğün
cesedimi gönderiyorum
göç etmeye hazır kırlangıçlar gibi
sende gitmeye hazırdın ve gittin
yazdırıp alnıma acıların en acısını
kaç kere koynuma yatırıp
uyuttum ayrılık rüzgarlarını
kaç geminin palamarını kestim de
kopardım demirinden
kaç kez iskelenin ayaklarını kırdım da
gidişine engel olamadım
En fiyakalı ayrılıkları
giydirip gittin bedenime
kaç kaldırımın kafasını şişirdim
seni sora sora
kaç sokağın başını kırdım
sana nöbetlerimde
hüzünlerin en koyu rengini
sürdüm yüzüme
ama seni bana getiremedim
asisin
kutsanmışsın asi nehrinin inatçı kalbi ile
düşüp kanıyorum
kanyon vadilerinde
göldere çağlayanı gibi
deli akıyorum gözlerine
şimdi bitki örtüsünden yoksun
içimin coğrafyasında demleniyor sensizliğim
obruklar da yağmalanıyor düş kesiklerim sarkıtlarda asılmış sallanıyor şiirlerim lapyaların tepelerinde görünürsün
belli belirsiz
vurulurum oklarıyla gözlerinin
sensizliğin getirdiği hüzünler
birikti kıyılarım da
sana dair sakladığım gülüşler
çürüdü denizimin lagünlerinde
Hülya Çelik
5.0
100% (23)