... Ellerinde ölmek vardı, Turuncu göğün dağ başını kapladığı anda Sırların ifşa edilip Yeryüzüne dağılan sözlerin bittiği handa Solukların tükenip Ruhun gittiğini anladığı zamanda Avuçların arasında dizlerin üstünde Kıvrılıp ellerinde ölmek vardı
Günahtan sıyrılıp Çıplaklık giyinmek istiyorum masumca Dokunulmamış hayallerim Kirlenmiş dünyadan kaçmakta Herdem hercai olan gönül, Bi koşu gökkuşağının yanında olmakta Avuçların arasından sızan kan rengi Ölüm üstüme mi koşmakta?
Kuyruğuyum uçurtmanın Hayata dokunmadan yaşayan Ellerinden zevklenen ve Dizinde ölmek isteyen Uçurtmaya bağlı kuyruk misali Özgür forsa isem madem Gözlerinin sıcaklığında ölmek varken Avuçlarımda ölme
Güzelliğine bakmakla Kararacaksa gözlerdeki mercan Boynuna atılıdır, Yudumlanmış sevginin esiri bu can Yar için esarete, Hicranım diye katlandı ise biçare insan Avuçların arasında dizinin kenarında, Ölüm beklentisidir heyecan. ...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Hepimizin, seçki kurulu ile aynı fikirde olmadığımız zamanlar olabiliyor. Ancak, herkesin “şiir”den anladığı şey de farklı, yazım tarzlarımız da. Sırf bizim beğenimize hitap etmiyor diye, bir şiire “kötü” demek gibi bir lüksümüz yok, olmamalı da! Hece şiiri, belki teknik olarak eleştirilebilir. Ama serbest şiirde, şairin neyi nasıl anlatmak isterse, öyle ifade etmek gibi bir özgürlüğü var. Bize anlamsız ve kopuk gibi görünen mısralar, şairi için mutlaka anlamlıdır. Çünkü şiirin hikayesini ancak o bilir.
Düşündüklerinizi, genel ifade etmeniz daha şık olurdu diye düşünüyorum. Böyle, tek bir şiiri örnek göstererek, alıntı yaparak ağır sözler söylemeniz, hem şaire hem de şiiri beğenen insanlara karşı kırıcı olmuş. Yazı yazmışsınız, yetmemiş; şiirinizin hikayesine yapıştırmışsınız o arkadaşın şiirini. Bu, size yapılsaydı ne hissederdiniz? Dün, yazınıza da aynı yorumu yazmıştım ama sanırım kaldırılmış.
Üslubunuzun yumuşaklığı oranında eleştirileriniz dikkate alınır. Naçizane fikrim!..
Özellikle dikkate alıyorum. Teşekkürler. Yazıyı ben kaldırmadım. Editör halletmiş. ... Sorun serbest nazım değil. Cümlelerin bağımsız ve kopukluğu neticesinde eleştiridir. Şiiri eleştirmiyorum. Yazarın duyguları öyledir lakin seçki kurulu yansımasından dolayı rahatsız oldum. Eşeltirilerimi kaldırıyorum. Tekrar teşekkürler.
Özellikle dikkate alıyorum. Teşekkürler. Yazıyı ben kaldırmadım. Editör halletmiş. ... Sorun serbest nazım değil. Cümlelerin bağımsız ve kopukluğu neticesinde eleştiridir. Şiiri eleştirmiyorum. Yazarın duyguları öyledir lakin seçki kurulu yansımasından dolayı rahatsız oldum. Eşeltirilerimi kaldırıyorum. Tekrar teşekkürler.
Yazmak bir gönül işi Ömer Bey. Sonra gönül koysa da insan ve gönlü yorgun düşse bile... Defalarca kendimle restleşirken ve sadece güzele meylederken üstüne üstük:
Ağır hakaretlere de maruz kaldığımı da düşünürsem ama...
Sevgiyi yok sayan bir dünyada bir şeyleri illa ki sevmeli insan ve sevebildiğimizde insan ama tek şartla: hiç bir karşılık beklemeden olumlu anlamda diğer yandan olumsuzluklar yağmur gibi yağarken üzerinize.
Kırgınlık ya da haksızlık addedilen hesaba alındı mı yaşamak nefes almak bile suç olarak addedilirken.
Ne bir hırs ne bir kavga ne de niyeti bozmak.
Hem insan bir şeylere illa ki tutunmalı.
Gerisi Allah kerim üstelik bir yere varamayacağımı da biliyorum ki sadece yazmakla filan da ilintili değil.
Belki de kalemin göz kırptığı en azından kalem sizi severken ve yazmak aslında coşkunun ve yaşama sevincinin de adı iken.
İlk günleriniz bu anlamda zorluk çekebilirsiniz ki 8 yılı aşkındır buradayım.
Bir ömür mükemmelin ve güzelliklerin peşinde koşmuş bir insan olarak en azından yazarak dünyanın aydınlandığına şahidim ben gerçi benden başka bu aydınlığı gören fazla insan yok ama...
Farklı olmayı seviyorum belki de üstelik bana biçilen bir kimlik bu ve son sekiz senedir yazarken ben üstelik çok geç fark ettiğim bir unsur iken kalemin varlığı işin ilginci aramızdaki aşk çok şeyden üstün.
Severek yazmalı.
Severek yaşamalı da.
Zor belki de imkansız en azından imkansızlıkları mucizeye dönüştüren bir mekanizma saklı evrende ve ben özellikle hayatımın son zamanalarında mucizelerin dönüştüğü gerçeğe tanıklık edip mucizelere de inanırken...
Hayallerin kime ne zararı var ki hem?
En azından edebiyatı hayata uyarlamak ve sadece önümüze bakıp kendimizle muhatap olup güzel bir şeyleri de gerçek kılmak adına.
Selam ve saygılarımla.
Canı sağ olsun Seçki Kurulunun ve herkesin yeter ki aynı havayı edebiyat başlığı ile soluyalım.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.