Arpayı buğdaya katalım.()
Katar’a Lira satalım
Ali Dayı‘ya ekmek yapalım
Al doları Ali Dayı, sar yarayı vay.
İstanbul’a Kanal açalım
Kır belimi Ali Dayı, kır belimi vay

Yarında ormana gidelim,
Ali Dayı’ya odun keselim
Toprağı içme-suyla arıtalım,
içine arsen zehiri katalım,
ondan da altın yapalım.
Yap evini Ali Dayı, yap evini vay.
Kır belimi Ali Dayı, kır belimi vay.

Yarın da pazara varalım
Ali Dayı‘ya soba boru alalım.
Kur sobayı Ali Dayı, vur odunu vay.
Kır belimi Ali Dayı, ısıt evini vay.

Yarın da bankaya varalım.
yap-işlet-şirketi kuralım,
Ali Dayı‘ya yorgan-döşek alalım.
Yap evini Ali Dayı, döşe evini vay..
kır belimi Ali Dayı kır belimi vay.

Yarın da çarşıya varalım.
Ali Dayıya mintan alalım.
Bir kutu şeker alalım.
Sonra da yengeye varalım.
Ali Dayı‘ya bir gelin alalım.
Al gelini Ali Dayı, sar gelini vay.
Vur belini Ali Dayı, sal belini vay.

Bu yaz turist-murist gelmeyecekmiş,
kır belini Ali Dayı, yala elini vay!
uçak-muçak inmeyecekmiş,
sar kolunu Ali Dayı, bağla donunu vay.

()Bu şiir; Sayın Prof. Dr. Doğan Kantarcı’nın 14.01.2016’da yazdığı „Ali Dayı türküsü ve oyun havası“ köşe yazısından esinlenerek yazılmıştır. Trakya dolaylarına ait olan bu oyun havasını; Çubuklu Yaşar, Çorum dolaylarından „ Ali Dayı, Ali Dayı / bir gecede yedik tarlayı“ diye bambaşka bir şekilde Pavyon makamında söyler.