10
Yorum
57
Beğeni
5,0
Puan
1825
Okunma


Şimdi senin dünyanda saat kaç
Günlerden ne
Hangi mevsimde rüzgara yön veriyor ellerin
Bilmiyorum
İçimde diz boyu soğumuş kül
Boş bir beşik gibi duruyor kalbim
Kepenkler kapatıyor kimsenin duymadığı ağıt
Mendil kimde
Kimse dönüp bakmıyor ardına
Darılar orda
Ama kuşlar yok / yol yok
Bezirganbaşı daha sıkı örtüyor kapıları
Ve halen en çok kadınlar dua ediyor
Benimse seni öptüğüm geliyor aklıma
Dua
Ateş içimde / su değiyor ayağıma
Ateşi sev sudan kork
Uçurumları izle / kırlara herkes yürür
İçine bakacaksın unutma
Cehenneme inanan kuyu orada
Yaşam kadar korkunç
Ve vurulan her genç kadar gerçek
Sahi senin dünyanda saat kaç
Günlerden ne
Hangi mevsimde rüzgar öpüp geçiyor gözlerini
Bilmiyorum
Seni öptüğüm geliyor aklıma yine
Sen şekerler topluyordun geçmişten
Ben suya atılmış çakıl taşları
Severdin çocukluğunun sesini
Ben kırpılmış saçlarını okşardım geçmişin
Sana uygun olsun diye
Gözlerimi alırdım uzaklardan
Ve yaban bir kısrak gibi zaman
Haydi
Otlara ve ağaçlara bak
Boy veren serviye bak
Uçakları ve benzi soluk yeşilin
Gökten indirdiği ölümü koy yanına
Namlusu kendine dönmüş gerilla
Hayatın ta kendisiyse
Ve üzerine yıldızlar düşmüş ova
Bir çiçek adına direnmeyi öğütlüyorsa
Ve bir çiçek pencere önünden değil
Kendi toprağından selamlasın güneşi diyeyse bu kavga
Umudu ateşte yüzdür
Yada bir bahar dalı bul
Ve üzerine ağla
Kimse bilmez baharın yaşını
Aşkın haziran kokusu
Ölüm kokusuna dönüşürken
Ve bir cesedi okşamak dokunmuyorken kimseye
Ne kusma hissi ağız dolusu
Ne boşluğa düşmek
Boşluğa düş
Üşüyeceksin ansızın rüzgarla konuşurken
Uzanıp geceye karşı açıkta kalan omuzlarını örteceğim
Çok uzaklardan
Dağlandıkça açılan yaramı örtmek için de
Bir abdalın çulunu örteceğim üstüme
Düşte isyan gerçekte üryan
Ve bir sevgili busesi eksikliği
Manevi yurtsuzluk gibi başucumda
Sahi senin dünyanda saat kaç
Günlerden ne
Hangi mevsimde saçlarını doluyor beline zaman
Bilmiyorum
Bendeki kuyulara atılmış bir azınlık gövdesi
Suretim toprağın yüz görümlüğü
Kalbimizde açan o kırmızı çiçekken
Bu yalnızlık çok esmer
Başını çıplak dağların omuzuna yasla
Bir gün döneceğinin umudu da bana
Necla Bektaş
Heykel: Niccolò dell’Arca
(Lemantation over the dead christ 1462/1463)
5.0
100% (25)