Çeyrek yüzyılı aşkın zaman geçmiş aradan,()
o gün doğan
bugün evli,
belkide çoluk-çocuk sahibi?
Yalnızca tellaklar değimiş Sivas’tan sonra Sivas’ta,
oldukça...

Oldukça çok şey görüp-yaşamışız
bu zaman içinde anlamsız.
Ama kendini yenileyecek biçimde kötüye giden,
ama kaçınılmaz,
değişken ama...
Oldukça!

Karada Korana adlı bir ölüm,
işsizlik-açlık-pahalılık-haksızlık kol geziyor gülüm!
Birgün su alan, batmak üzere olan geminde senin
borçla-boş lafla, talanla -dolanla doyurmak istediğin;
Yancı-yalancı tayfaların baş kaldıracak,
adacıklara kaçırdığın paracıklarda
işine yaramıyacak
oldukça?

İslimi bitmiş iki diplomalı bir kaptan çabalıyor,
karaya oturmuş gemisi su alıyor-çare arıyor,
ne yazık ki bizde bu gemi içindeyiz;
“Belli ki bu son dümen de yaramıyacak işine Reiz!
Motoru tornistan yapsada,
gitmek istesende geri,
sonun belli
oldukça.

"Ateşi bulan insan korkuyu ve karanlığı yendi"
denir,
"Doğa’ya, hayvan’a ve insan’a hükmedip,
gücüne-güç-kattığı, zayıfı köle yaptığı"
bilinir.
"Refaha ulaşıp hür, laik ve uygar
olduğu da söylenir,
Otel Madımak’a gelene kadar...“