DİVAN-I KIYAMETHani başı kesik başlangıçlar vardır ya gündoğumunda ortaya çıkan Sarhoş halde yüzünde taşıdığın şaşkınlığına eş İşte öyle süpürüyorum küflü sabrımı ölümsüzlüğün koynuna… Uzakları bekleme artık sevgili bayım! Hiçbir zaman sözümü tutmadığım aşklara da ağlamasın artık melekler Üç zaman daha gölgemin boşluklarında mutlu olma hakkın var Öyle ya! Nietzsche haksızdı Ve bilinen her dua kabul olmazdı! Nadas sadece kabirde olur diye öğrettiler bana… Sana bir deniz bahşediyorum Bırak kaybolsun zaman Omurgamda sakladığım bir damla zehirin içinde Solgun gecelere bırakılsın hasarlı ağıtlar Öyle sahipsiz kalsın ateşimin kırmızısı Bu nasıl bir öykünmedir ki, Göç yolunun tutmuş kuşlar kanatlarını geride bıraktı! Avucumdaki masalı bana anlatıyorken iblis Bilekleri prangalı bebek hayalleri özlüyor ruhum Yine kıyamet fısıltıyla konuşmalıyız diyor gece Sefil kelimeleri dilimizin ucundan sıyırarak… Damağımda kalsın yine sessizliğin tadı Aklıma akan paslı düşünceler içinde saklarım seni Böyle doymalı yağmurlarımızda ıslanan şehvetler Ayıplanan soğuğum merhem olurken gözlerindeki çöle Şimdi söyle bana sevgili Tanrım! Günahlar bu kadar temizken Gecenin yaralarından kim sorumlu? |
Bakara
30/ Bir zamanlar Rabbin meleklere: “Ben, yeryüzünde bir halife atayacağım.” demişti de onlar şöyle konuşmuşlardı: “Orada bozgunculuk etmekte olan, kan döken birini mi atayacaksın? Oysa ki bizler, seni hamd ile tespih ediyoruz; seni kutsatıp yüceltiyoruz.”Allah şöyle dedi: “Şu bir gerçek ki ben, sizin bilmediklerinizi bilmekteyim.”
*Bu ayetten meleklerin insandan önce yaratıldığını anlayabiliyoruz. Özgür iradelerinin olduğunu da görüyoruz.