Küçücük bir hiç’im bayım
İnceliklerle haşır neşir
Küçücük bir iyilik sezince
Şefkatinin eli ayağına dolaşan...


Küçücük bir şiirim bayım
Ritmi ve uyağı olmayan
Delişmen bazı zaman
Duygusu kadınadam
Cümlesi kalbinin ayini olan...


Küçücük korkuyorum bayım
Yalnızlığın o lirik gölgelerine inat
İçim ürpersede gök gürlemesinden
Teselli ediyor o küçücük iç sedâm
"Yağmur ılık ılık mem-u zin masalını söylüyor hazal"
Bir tek kendi kalbine inanmışlığın adına haz al...

Küçücük incinmişliğim bayım
Tüm incinmişlikler adına
Yerin göğün üzerine and içen
Elinde hançesi oylum oylum kanatan ciğerlerini
Geceyı şal edinen
Seherde saka kuşlarının şarkısını dinleyip
Gün boyu gülümseyen
Neşesi tenine batan...



Küçücük bir boncuğum bayım
Pembe illâ ki pembe bir kolyenin
Dağılmış tane tane incik boncuklarıyım
Büyüdükce yitirdim bayım
Gözlerimin yağmurlarına tutunmam anladım ki bu yüzden....


Küçücük bir türküyüm bayım
Söylendikçe bakışlara efkâr afkâr dokunan
S/onsuz acıyım yani
Onüç yıldır yarasıyım
Dilsiz kavalım yani
Sırtını toprağa yaslanayan ADAM BABAM’ın...


Büyükçe bir sükûtum artık bayım
Susmakla söylemek arası
Kıyısız bir yalnızlık belkide
Dalgaları köpük köpük soluyan
Kalbi viran edilmiş bir ülkeyim
Iki gözüm öpedursun gidenleri ardından
Dönüp dönüp sesimde üşüyorum...

Küçücük özlüyorum bayım
Alışkanlık edinmesin diye ömrüm
Yükses sesle susuyorum sonrasında
Tüm harfler sessizlikten yazılmış aslında
Gücenik yüzüme masallar anlatmasın kimseler diye

Kocaman eksiliyorum bayım
Sıkıldım kol saatimin tik taklarindan
Paramparça şimdi akrep yelkovan
Dedim ya bayım eksiliyorum diye
Zaman ısırdı kalbimi
Ses ile söz arasinda çırpınışım belkide bundan...


Hazal Karadağ