3
Yorum
29
Beğeni
5,0
Puan
1145
Okunma
sonra kaseti koyduk
cam gibi eklemleri vardı
doğulu bir abdal’ın göğüs ucunda
karanlık ve acı
geri gitmeliyiz
timsahlar kuyruğunu kaldırmış
esmer bulutun iskambil kağıtları gibi dağılacağız
ve palyaço maskeleriyle
bir kıymığın etrafına dolanan ceviz kırıcıları
bir havayı taşırlar
zamanın kabuğunda şeritleri koparan,
ve köşeli odanın kenarlarında
turuncu ellerini kavuşturan
mağrur bir siluet
eğilip boynumu öper
belki bir fısıltı
veya bir şey söylüyordu.
...
sevgilim
boğuk tuhaf bir ses gibi
karla dedi
bazı geceler bir kızılderili gibiyim
kuşanıp mızraklarımı
dudağımın yaralarına bastırıp
bir kuğuyu indirdim göle
vaktiydi
iniltili
sesi gelmiyor suyun.
5.0
95% (19)
4.0
5% (1)