3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1491
Okunma
Güllerin koynundan bülbüllerin diyarına gidelim
Yeşil kubbenin yeşil gülüne selam edelim
Semazenlerin sesini duyup kalbimizin dehlizlerinde
Ruhumuzda yolculuğa çıkalım aşk adına
Sevda çile denizinden bir damladır
Aşkın iksiri hasretin zehrinde gizlidir
Gönül dergâhımızın sultanısın Mevlana
Yüce Allah’a aşkın destanısın Mevlana
Şems doğar Tebriz’den Konya’da konaklar
Selçuklu başkenti Konya;
İki denizin birbirine kavuştuğu nokta olur.
Dağılır gönüllerde bulutların esrarı
Güneşin mekânı olur aşkla dirilen kalpler
Şimdi dağlar kuşansa da beyazları
Beyaz kefenim kadar korkmuyorum ölümden
Ölümü düğün gecesi eyleyen dervişsin Mevlana
Mumların karanlığını söndüren bir güneşsin Mevlana
Dünya sende bir fanustur
Ruhun bir kuştur ten kafesinde çırpınan
Ölüm zaten nefesten örülmüş bir elbise
Gönüllerde mutlak aşka açılan bir pencere
Ruh fırtına içinde bir gemi gibi kıvranırken
Durgun nehir misali durulur,
Kuş olur kanatlanır özgürlüğüne kavuşur.
Şol cennetin altın kapıları açılsı
Ulu sultan geliyor!..
Gönüllerde ölümsüzlüğü tattıktan sonra
Ölüm nedir ki aşkın sultanı adın kalır
Baki kalırsın fani dudaklarda sonsuza kadar
Yağmur ıslanır gözyaşları gibi yanaklarda
Gülşeni solduramaz ne bahar ne fırtına
Gel buyruğun yetmiş iki millete ulaşır
Hoşgörün bir okyanustur heryeri kuşatır.
Gül aşk ikliminde şiirin incisidir
Mesnevi mısra deryasının incisidir
Mesnevi de öğrenir,
Gece, kusurları örtmeyi,
Akarsu, cömertliği,
Güneş, şefkat ve merhameti,
Velhasıl, insan sevmesini öğrenir sende.
Ney kaleme dokundu aşk dile geldi
Gönül mürekkebiyle yazılan sözler
Taze ölüye can verdi.
Hoşgörünün esen rüzgârısın Mevlana
Aşkın misk-i amber kokan gülzarısın Mevlana
Kışa dönen hayatın baharısın Mevlana
Hüseyin Özbay