2
Yorum
23
Beğeni
4,9
Puan
1413
Okunma

Uçurumları emzirir hüznün
Kalbinde gülün solmuş, ağlamalısın
Saçların dökülmüş yüzündeki geceye
Uykundan küsüp, benim için onları taramalısın
Düşerse omzundan yalnızlık denen yükün
Gözlerinde açana dek huzurun tomurcuğu
Ölümü ve acıyı gülüşünle oyalamalısın.
Dudaklarını kanatır hüznün,
Ellerin kahrın atlasında bitmeyen göç
Ve yüreğinde ateşin sönerse ey kırgın içim
Beni kendin için yakmalısın.
İçinden uçup gider umut kuşu
Bir boşluk kalmış sana, kanadı gönlünün soluğunda
Sandığın her acı şeyi
Unutuşun sandığına koyup dönmelisin kendine
Sayfaları eksik bir kitap gibi yüzün
Gülüp gülüp kahramanını diri tutmalısın.
Kırışmış bir kaldırım taşıyım
Yanmış bir şehir, örselenmiş demir
Küf tutmuş su
Böyle hatırla beni ya da kavuş bana
Seni anarak dökülürsem ömründen
Kutsal bir yazgıyım, unutma sevgilim
Beni öpüp alnına koymalısın ya da bir taşın gediğine.
Şimdi düşecekken tutmalısın
Kendini ve eksikliğini
Bir bahar yaratmalısın çiçeklerin neşesine
Pencere önlerinde, kışın kurşun soğuğunda
Kalbini bir cama üflemelisin ya da aynaya
Alışmalısın sevgilim
Yüzünü yüzümde diriltip ağartmaya.
Hafızan ihanet ederse yüreğine
Akışına bıraktığın her şeyi aceleye boğ
Çarpıklığını özetlemelisin bir çırpıda
Gençliğine giden bütün yolların
Beni sarıp sarıp yakmalısın dudağında
Biliyorsun bir umut borçlusun bana
Bıyıkları henüz terlememiş bir umut
Külün dumanında, ateşin isyanında
Şarkılarla, türkülerle, düşlerle, çiçeklerle
Beni hatırlamalısın.
Nedim KARDAŞ
5.0
94% (16)
4.0
6% (1)