13
Yorum
47
Beğeni
5,0
Puan
2918
Okunma
mavi-
Ne kadar uzak olsanda;
Bir şehrin son hecesi gibi düş aklıma
Ne bir çiçeğin kokusu avutsun içimi
Ne de sesindeki köz dağlasın bedenimi
Gel gel de uzat saçlarını
Rengimin en kuytu köşesine
laci-
Bir şey durur bahçenin ötesinde
Hafiften gelir ölüm gibi
Ürperirim
Sen hayali bir esintide çok mavi
Serpilmiş bir kış gibi.
mavi-
Ne sensiz duran bir kalbim var
Ne de ötelediğim lacivert bir çizgi
Ölüm nedir ki
Ellerim hala yaz eskisi kuruluğunda
Yollar yokluğuna kıyamet ateşi
Gel gel de yaslan omzumdaki gün batımına.
laci-
Gün akıp gitti şeftali ağaçlarından
Bense; tutsak ve kendine çekilmiş
Yıldızsız gök
Beyaz soğuk bir ışık
Övgüyü yitiren renkle
Göl o eski göl değildir artık
Bir kâğıt üzerine karalanmış kar tanesi.
mavi-
Sıcak bir çay buharına düşmüşken kalbim
Üşütme gözlerini Ankara sokaklarında
Dalgaların içimdeki sesi gibi
Tanrı’nın cezasını almış kentlerin harabesi gibi
Kalbimin ortası sana açılmış koca bir dehliz
Bırak/ bırak gel hadi o ışıksız sokakları
laci-
Kuzguni melodidir ışık biraz azalsa
Bir şair ölür dizimde
Ve açtığında bir mavi göğsünü
Karanlığa dururum
Sodom ve gomorra
Ateş ve lanet
Kent duvarlarından geçen gölgeler
Ve bir kedi ısırığıdır ölümcül yara
Durmak lazım
O ağır inişe doğru
Tatlı bir renk yalayıp geçtiğinde yüzümü
mavi-
Çiz beni;
Karanlığına gömüldüğün bütün duvarlara
Yok etsin dudaklarımdaki zehir aklındaki bütün şizofren yaraları
Korkma; ışığım göğsünde ılık bir nefes gibi
Gökten inen ilahi bir vuslat
Durma;
Yüzünü yüzüme yolcu eden ışığa yansıt kendini
Salınsın lanetleniş şehirlerdeki bütün renkler
Gel ellerim bu sene çok üşüyor.
../ Kış Karalamaları..
lacivertiğnedenlik / mavi_dans tarafından yazılmıştır.
5.0
100% (25)