belki bir çiçeğin kokusunda belki bir gülümseyişin munzurluğunda belki de adam olmanın çocukluğuyla
şımar sevgilim sol kemiğimden kopan yeni bir alfâbe için hayat bütün imgeleriyle bizi bekliyor
tıpkı simit satan bir çocuğun hayâlleri gibi tıpkı yeşil bir eriğin dişlerinin arasında hep nazlı kaldığı gibi tıpkı her kavgamızdan sonra sarılıp barışmamız gibi tıpkı birbirimizden hiç v a z g e ç m e d i ğ i m i z gibi
-III-
bugün; dibime düşür edalığın bütün demli nazını palazla ürkekliğini etimin en sığ yanlarına
ıhlamur koksun küçük bir kızın anne deme hayâlleri omzuma her yaslandığında uzat dudaklarını kıyılarıma
bir uçurtma kadar özgür gökyüzü kadar derin kalsın sesin ağız boşluğumda
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kıyaslama yapmayı sevmem ama herkes bir şiiriyle meydana çıksa sizde bu şiiri alsanız Türk Edebiyatının seçkin olarak nitelendirilen bir çok şairinin önünde olursunuz.
Bunu uydurma ya da abartma olarak söylemiyorum çokça şiir okurum.
şiir gibi bir şiir okudum...sanatsal bakışıyla,olaylar zincirini konu bütünlüğüne taşıyışıyla...yer yer tasvirlerle iyi işlenmiş ,mesajını okuyucuya ulaştırmış bir şiir... tebrik ediyor,saygılarımı sunuyorum..
güneşi yak avuçlarımda ışıldasın gözlerimde bizi anlatan bütün sözcükler
bugün; sus olup sana bakmak ne kadar güzel
huzur ayçiçeği gibi içime doluyor
bırak dağılsın saçlarına karışan fısıltılar bir telin uçuşu yeter bana
say ki saçlarına koşan bir yolcu ellerim say ki ellerim saçlarında kardelen çiçeği
-II-
bugün; aşk-ı doğur yüzümün deltasına
aç kalsın dudaklarımızdaki kelimeler buz olalım bir süre
bulutlar üzerimizde çıplakken yalan olmasın kâğıttan sevişmeler
bir kelebek gibi masum kal ve her an omuzlarımda ölecek gibi beni sev
yıldızlar düşerken patikalarımıza tek tek ellerini hep cesaretime sür
sırtımızda eğik durmasın hayat güç ver adamlığıma
sana büyülü aşklar getirecek yüreğim
belki bir çiçeğin kokusunda belki bir gülümseyişin munzurluğunda belki de adam olmanın çocukluğuyla
şımar sevgilim sol kemiğimden kopan yeni bir alfâbe için hayat bütün imgeleriyle bizi bekliyor
tıpkı simit satan bir çocuğun hayâlleri gibi tıpkı yeşil bir eriğin dişlerinin arasında hep nazlı kaldığı gibi tıpkı her kavgamızdan sonra sarılıp barışmamız gibi tıpkı birbirimizden hiç v a z g e ç m e d i ğ i m i z gibi
-III-
bugün; dibime düşür edalığın bütün demli nazını palazla ürkekliğini etimin en sığ yanlarına
ıhlamur koksun küçük bir kızın anne deme hayâlleri omzuma her yaslandığında uzat dudaklarını kıyılarıma
bir uçurtma kadar özgür gökyüzü kadar derin kalsın sesin ağız boşluğumda
öldür beni yeniden doğup seni tekrar seveceğim ...
Gönül incileriniz duygusuyla, teşbihleriyle ve kendine münhasır imgeleriyle gönüllerin sesi oluyor...
Günün şiiri olmayı fazlasıyla hakkeden şiirinizi tekrar tekrar beğeniyle okudum...
Efendim kutluyorum özgün ve nadide dizelerinizi...
Uzuuuuunca zamandır, uzun uzun değmemiştim bir şiirin kuytularına, zamanıymış...
Ben önce kalemden başlamak istiyorum. Sevgili Oktay'ı tanıyalı, kaleminin izine bulaşalı bir hayli oldu. Geçmiş zaman içinde, zamanların birinde, aksi mi aksi, huysuz mu huysuz, agresif mi agresif bir kalem tanıdım. Doğrusundan asla taviz vermeyen (yanlış bile olsa), haksızlığa asla tahammül ve müsaade etmeyen ve her ne olursa olsun hakkının ardından giden, çekingesiz, ayrıntıcı, titiz ve tartışmalarında her ne kadar dilinin kemiği olmasa da, saygı sınırlarından taşmayan... Edebiyata sevdasıyla büyüdü ve büyümeye devam ediyor. Kalemi takip ettikçe, nasıl ılımanlaştığını, nasıl olgunlaştığını (kişilikte ve edebiyatta) görüp, onunla birlikte yürümekten, izini takip etmekten mutlu oluyorum.
Şiire gelelim... İlk gözüme çarpan; sevgili kalemin bir dönem har vurup, harman savurduğu noktalamalardan tasarruf yapmasıydı ki, bu çok hoş olmuş. Noktalamalar yerli yerinde kullanılmadıkça, şiiri yoruyor kanımca. 'v a z g e ç m e d i ğ i m i z' bir de şu yazım tekniği... Biliyorum, sevgili Oktay kızacak bana ama ben de söylemeden edemiyorum işte... Şiir içersinde, belli yerleri marke etmek adına kullanılan farklı yazım tekniklerini kendimce hoş bulmuyorum. Bu tür kelimeleri ya da bölümleri vurgulamanın, cümle kurumu içersinde başka bir yolu olmalı bence. Şiir; duygusuyla, akışıyla, kurgusuyla, anlaşılır ama ince işlenmiş imgeleriyle oldukça yetkin. Duyguyu öyle net yansıtmış ki, tüm gizler toprak altından güneşe bakıyor.
bugün; dudaklarına sürdüğün bütün kırmızıları seveceğim
güneşi yak avuçlarımda ışıldasın gözlerimde bizi anlatan bütün sözcükler
bugün; sus olup sana bakmak ne kadar güzel
huzur ayçiçeği gibi içime doluyor
bırak dağılsın saçlarına karışan fısıltılar bir telin uçuşu yeter bana
say ki saçlarına koşan bir yolcu ellerim say ki ellerim saçlarında kardelen çiçeği
Etkileyici bir giriş. Kalem gözüne hoş gelmeyen her şeyi sevdiğinle seviyor. Konuşmaya gerek yok, sevgiliye bakarak huzuru buluyor. Gözünde aşk; güneşe bakıyor, hep aydınlık, hep parlak, hep sıcak.
'bırak dağılsın saçlarına karışan fısıltılar bir telin uçuşu yeter bana'
Biliyor musun sevgili Oktay; eğer bir yayınevim olsaydı, yalnızca bu bölüm için, her türlü dalavereyi çevirip seni en az yirmi yıl, yayınevime bağlardım...
'sırtımızda eğik durmasın hayat güç ver adamlığıma'
Tüm gücüme ve kararlığıma rağmen, sensiz hâlsizim.
'bir kelebek gibi masum kal ve her an omuzlarımda ölecek gibi beni sev'
Koşulsuz ve ebedi olmalı aşk, bir beden diğerine kalkan olmalı...
'şımar sevgilim sol kemiğimden kopan yeni bir alfâbe için hayat bütün imgeleriyle bizi bekliyor'
Aşkın, bilmediğim bir ülkeye götürüyor beni, ve yeni masallar yazıyorum senin için.
'bugün; dibime düşür edalığın bütün demli nazını palazla ürkekliğini etimin en sığ yanlarına
ıhlamur koksun küçük bir kızın anne deme hayâlleri omzuma her yaslandığında uzat dudaklarını kıyılarıma
bir uçurtma kadar özgür gökyüzü kadar derin kalsın sesin ağız boşluğumda
öldür beni yeniden doğup seni tekrar seveceğim'
Masum ve ürkek tavırların aşkta saflığı perçinliyor, ben sana akıyorum. Kokunu esirgeme! Yanımda sen ol! Aşkla yık beni, sonra tut elimden kaldır, ki, tekrar aşkına vurulayım... Aşkla ölüm ne hoştur...
Çok çok güzel bir şiirdi Oktay, içten, gönülden tebrik ederim.
Gülümsemeyle okudum. Şiir kısımlarına değil ama Oktay için söylediklerine bir şey eklemek istiyorum. "can o can..." "evin hareketli mi hareketlisi, enerjisi taşan, potansiyelini kullanacak yer arayan, azıcık da haylazı. :) ama çok içten çok iyi niyetli..." Çok seviyorum ben onu. Hem kızarım hem severim bu da benim lüksüm kimse karışmasın. :)
Gülümsemeyle okudum. Şiir kısımlarına değil ama Oktay için söylediklerine bir şey eklemek istiyorum. "can o can..." "evin hareketli mi hareketlisi, enerjisi taşan, potansiyelini kullanacak yer arayan, azıcık da haylazı. :) ama çok içten çok iyi niyetli..." Çok seviyorum ben onu. Hem kızarım hem severim bu da benim lüksüm kimse karışmasın. :)
bırak dağılsın saçlarına karışan fısıltılar bir telin uçuşu yeter bana
say ki saçlarına koşan bir yolcu ellerim say ki ellerim saçlarında kardelen çiçeği
İşte, diyorum...İşte şiir...Şiirden kopyaladığım dizelere bakmak bile yetiyor şiir adına...Şiirlerin ruhi noktaları vardır, tıpkı binaların denge merkezleri gibi...Bazen tek bir dizede bile gizlenebilir ruh. Önemli olan oraya ulaşmaktır. Gerisi işçilik...
Çok iyiydi...
Saygı selam...
Nevzat KONŞER tarafından 1/23/2012 12:14:18 PM zamanında düzenlenmiştir.
Yüreğinize sağlık gerçekten de çok ama çok güzeldi.Sabahın bu saatinde beni kendime getiren mısraral oldu... Şiir hak ettiği yeri bulmuş.Fazla söze hacet yok. Her dem şiirle kalın!
''bir uçurtma kadar özgür gökyüzü kadar derin kalsın sesin ağız boşluğumda'' ... İmgelerin mavi dansıydı... Şiir hakettiği yerde. Tebrikler şiire ve şairine. Saygıyla.
bugün; dibime düşür edalığın bütün demli nazını palazla ürkekliğini etimin en sığ yanlarına
ıhlamur koksun küçük bir kızın anne deme hayâlleri omzuma her yaslandığında uzat dudaklarını kıyılarıma
bir uçurtma kadar özgür gökyüzü kadar derin kalsın sesin ağız boşluğumda
öldür beni yeniden doğup seni tekrar seveceğim
......Duyguların sözcüklerle ve dizelerle yoğunlaştığı, anlam bulduğu okuması büyük bir keyif veren, çok ama çok beğenerek okuduğum bir şiirdi. .....Yürek ve kalem sahibini kutluyor, sevda çiçeklerini serpiştiriyorum dizeler arasına. .....Sağlıkla ve mutlulukla kalın.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.