14
Yorum
27
Beğeni
0,0
Puan
2049
Okunma

sevgi bir hikaye
aşk bir masal
canım canına hasret
ürkek sevdalardayım şimdilerde
ışığı eksik vakitlerde gözlerini gözlerimden ayırma
gece ayaz keserken
kalpte titrerken can
umuttu puslu gözlerinde
elim gitti de silemedim
gidiyorum yalancı öykünün en kıyısındaki kentlere
deşe deşe kanatmak ister gibi kendi sancımın üzerine
vazgeçmekten korkuyorum en çok
içimde kaç tanesi var
güneşin
yıldızların
insanların
niyazları var
tüten buhranlarım var
çok tuhaf hallerim
adını unuttuğum anılarım var
kırdılar parçalara ayırdılar beni
talan ettiler sana dair her ne varsa
bir cumartesi sabahı
hiç olmadığı kadar hayat bomboş
yoktu sensiz olamam dediklerim
yoktu her sabah beni öperek uyandıran kadın
yalnız şimdi mahallenin çocuk parkı
kimse bilmez ne gözyaşları saklı
soğuk ellerim
gölgemle oyun oynuyorum öylesine
bir varmış bir yokmuş
bak yoksun işte..
senden
sevgin kanasın istiyorum
yer yatağında yatıp sana sarılmak istiyorum
yanan çıtır çıtır odun ateşinin verdiği güveni istiyorum
sana yine sarı beyaz papatyalar toplamak istiyorum
firar eden umut yıldızlarımı
ikiye böldüğün yüreğimden seni istiyorum
on kasım gecesi parlarken dolunay...
on birin şafağında idam bir yıldız...
pencere gözünde buğusu yılların
izi var akan damlaların
çatının saçaklarından akan su gibi
akıp gidiyorsun
geldiğin gibi …
beyazlar ülkesinde gökyüzünde bir yerlerde
kalbinin seslerini duyuyorum
kalbimin atışlarını da sen duyabiliyor musun
yağmurlar yağıyor serin sonbahar sabahlarına
ben seni bekliyorum pencerede
tutacaksın diye üşüyen ellerimden
sarı saçlı biri var aynada
ellerimin arasında yüzü
üşümüş yanakları
her gün koca bir kayıp daha ekleniyor sensizliğime
çığ gibi büyüyor özlemlerin
şebnemler düşüyor dalımda ki sevda tanelerime
donuyor tüm damarları çiçeklerimin
soğuk rüzgarlar vurdukça
hafiften bir ürperti dolaşıyor iliklerimde
sen gittin ya
ne gök aynı mavilikte
ne deniz aynı heyecanla vuruyor sahile
ne yağmurun taşlıklara vuran serinliği
ne ıhlamur kokusu
içimde koca bir boşluk
bastıramadığım koca bir isyan
alışamadım senden sonra çalar saatin sesine
saçımı okşayan ellerinin yokluğuna
yokluğun yazılı öykülere…
masum yüzün asılı odamın duvarında
öpmeden çıkmıyorum evden
uzun zamandır görmediğim arkadaşların seni soruyorlar
susuyorum…
redfer