10
Yorum
35
Beğeni
5,0
Puan
2050
Okunma

Bugün hiç yazı yazmasam diyorum,
Gitsem bir dağ başına,
Gitsem, kır çiçekleri toplasam.
Bunları bir demet yapsam,
Desem ki;
Bu çiçeğin adı, "ERDEM"
Bunun adı "ONUR"
Bunun "İNANÇ".
Uğur Mumcu
Aklımdan geçenlere muzipçe gülümseyerek
“ Tövbe Allah’ım tövbe” diyorum.
Resmetmek istedikçe bir çok ürpertiyi
Fikr-i delilikle yıkıyorum tuvalimi.
Babil’in Asma Bahçelerinde.
Bırakıyorum çocukluğumun elini.
Üçyüzaltmışbes gün ve altı saat
prosedür oluyor takvim yapraklarında.
Hiç mi gömlekleri kırışmaz
çorapları kaçmaz
canları sıkılmaz
Hep mutlu tasasız görünür bazıları.
Tabi ki;gökyüzü
dışarıdan göründüğü gibi değildir.
İade-i taahhütlü mektup gibidir yaşam.
Biteviye kavruluruz
şımarık mevsimlerde.
Ebkem kasırgalarında titreşirken
“Eksilen de siz ,eksilten de.
Değer biçtiğimiz halde değersizleşen de…”
Bir de bakarız
rahmet damlalarından pay almışız.
Harf kesiği ağlayışlar terler
uğultuyla gözlerimizde.
İçi geçmiş sözcükleri
kurtarmak istedikçe esaretten.
Sabırlar zülme
vuslatlar intizara uğrar.
Nasır tutar hayaller
griye aldanıp
kangren olur yeşiller...
Cinnete düşüp katledilir
plastiğe dönüşen umutlar.
İdam edilir yürek davasında aşklar
Körpe bir yumruğa gömülür ’vefa’
Gül-diken mahkemesinde
sınıfta kalır insanlık
Kayıplığımız nispetinde
çığlıklar altında ezilir yüreğimiz.
Güçlü durma çabamız
en büyük kambur oldukça
Anlıyorum ki;
gebe kalırız nice acıların çocuğuna...
Ferda,ca
5.0
100% (23)