10
Yorum
26
Beğeni
5,0
Puan
1714
Okunma
-biliyor musun,
veda etmez sevdasına hiç bir kadın
toprağa
suya
kayıp giderken bir yıldız gibi
hiç bir aşk amanet edilmez emin olmayana-
alt üst ederek uzak ihtimalleri
bir nisan şakası gibi girdin hayatıma
nasıl küsebilirdim ki sana
en kaba espirisiydin düzenin
ten tene kavuşamadan da
kırılabilirmiş kanatları vuslatın
suçu,
suçlusu yok göçlerin
zarı inceymiş yüreğimin
öyle demişti giderken biri
aldırma,
saçılan narın acizliğinde titremelerime
değişen iklimlerin azizliği
de geç
nazende olana naz neylesin
körpe karıncalar kadar taşıyamazken gövdemize sığmayan bir yükü
öze ne diye değsin har
mevlananın şemsde gördüğü değil midir kainat
usul usul tüketirken kendinde beni
ihanetin soğuk ve kocaman elleri
değmesin bakışına
ardından bakakalmak
kanadı kırılan turnanın çaresizliğidir
bu şakanın ömrü de bu kadarmış sevgili
sen benim en mahsum günahım
en emin olana emanetimsin artık...
-ne zaman ki
şah oldu nefsin
düştü gözlerin şeytanın bahçesine
geçip bizden
ilk sen sustun aşk denen illete
düşemem yollarına
dokundun yaramın anadiyarına -
sude nur haylazca
10 temmuz 2017
18:58
5.0
100% (10)