2
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
748
Okunma
yaşlı ağaca sığınmadan
öfkeli deniz at/ma bana
derinliğimde kuyu
kader üşümesi...
-sar beni-
ki,
dalsa ruhumun parçaları
istiharelere ve beyaz notlara
uzun ses uzanır kulaklarına
düş ılıklığıyla giderim sabaha
nefesinden üfler tahayyüllerim
işlerim nakış nakış
perde perde
ufkunu...
elimde fener
rahatsız ediyorum çocukluğumu
ırmak oynamıyor resimlerde
saklanırken çarşaf altına
-ANNE-
bu yüzden
yürürken kendine yollar
ceketini ilikledi avuçlarımda uyuyan
masal...
dalgınlığın söğüt dalları eğiliyor
kimse duymuyor duvarlardan başka
beni...
ıssız adaya saklanan mısralar
tarümar
gemilerin nağmelerinde ayaklar
güzelliğimi geri verin
korkularım uykusuz bir
denklem...
çağırın gün/lerin birini
kağıttan gemileri
olgun başakları
aşk...
5.0
100% (5)