2
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
1013
Okunma
unutulmuş bir zamandan geleceğim
ölüm kadar taze
hayat kadar sahte
acılarım kadar nan/kör
geleceğim
geleceğim ki
sesim daha da gür tomurcuklanarak toprağa
ilk umudumdur sonum belki de
kim bilir
taş duvarlarda büyütüp yalnızlığımı
seni s/aklayacağım
yüzümün s/onsuz değişmez kederinde
kuşların gittiği vakit/ay hazana düşünce
bir gurbet yaraladı beni
birde hasretin
bir yanın hep yaralı ve de eksikse
boş ver şarkıları ya da baharı
hesabı tutulmaz yalnızlığın anlasana işte
toprak bulamazsın
göm beni desem
yokluğunun derinliğince
ardımda bekleyenim var diyemem
uzar durur üstümde
yılları bulan
suskun ve karanlık bir gölge
acın içime dokunduğu günden beri
onca cümleyi hiç ettim
alışmadı acısına bir türlü /yetim kaldı sana hep yüreğim
sendelerken
hayatın soğuk melun ve çetrefilli yüzünde
sana s/olmayan karanfiller biriktirirdim düşlerimde
ne olur
yağmurlarla gel küskün göğümün rengince
varsın ş/ahlansın acın canevimde
gün ortası
meydanlarda yalnız kalayım
kan revan içinde
ne fark eder
unutup ihanetini
buğusuna düşünün kurban olayım her seher
sana s/olmayan karanfiller biriktirdim
ölüm susan
s/olmayan
karanfiller
düşlerimde
/geçtim cümle kapısından
gördüm ki
acının meali
kendi kalbimmiş meğer/
5.0
100% (7)