erken kalkar erk,
-ekleri erken ölür.

cinayeti meşru emirler
eriyor suratında. dudaklarında
itaat türküsü, burnunda
ayak kokusu, aklında ter-k konusu,
bir de genzinde yaşam tutkusu.
düşsüz postallar uygun adım eziyor güneşi.
gözleri tahakküm mahmuru,
öz(ü) gür bedeni sancak mahkumu.
bilinci kan, altı kam.
yanmıyor,
yakmıyor,
yenmiyor emri.

gündöndü çiçeği aya dönse, devrim olur.
bu yüzden;

erken yatar er,
-kekleri anneler yapar.

şimdi erk uyuyor.

şimdi...

ongun bir bekleyiş, ölgün
gölgeler, arsızca, oynakça
süregeliyor. Şişenin dibinde
başlayan intizamsız bir oynaşma,
kondom boğuyor
cisimsiz yaşamları, saçları ışıktan
azad ve bakışları kömürden kör.
nefesinde filozof katili zehir kokusu.
gayesi meşru intiharlara dönmüyor dili.
yanmıyor,
yakmıyor,
yenmiyor fikri.

öpüyor ve ölüyor sigara,
küller içinde bir cenaze.
duman odada bir kevaşe.
dönüyor, dönüyor, doluyor,
ciğerden ciğere,
ağızdan ağıza.

gün dilinde ah’a dönüyor.
ışık yasak. perdeler örtük,
gerçekliğe izin vermiyor.