7
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1457
Okunma

biraz sonra tekrar,
o telefon yine çalar
kalbim duracak sandım, açtım
“-özür dilerim kapatmak zorunda kaldım
kapıyı çalmadan gelir gider kaynım”
konuyu değiştirmek lazım
“-kızlar nasıl.. şirincanlar
çok tatlılar maşallah canlarııımm”
….
alaycı, laubali bir sesle “yannama diyeyrum sağa” dedi
…
“-anlıyorum seni, bana güvenmiyorsun
belki de güzel bulmuyorsun
elbette yanında genç çok güzeller olunca tabi!
oysa ben.. seni tanıdığımdan beri
senden başka bir şey düşünmüyorum” dedi
memnun,
!
hiç tatmadığım başka bir mutluluk kaplıyordu içimi
söyleyeceğim çok şey vardı, aslında onu çok seviyordum;
ama sustum.. sesimi unutmuştum..
susmuştuk.. nefeslerimizi duyuyorduk..
onun sesini duymak,
söylediklerini kaçırmamak istiyordum
baskın, şuh, tatlı, sorgulayan bir “-evvet?” dedi
“-ne evveett?”
“-sen?”
usulca “-ben de” diyebildim
duydu mu? duymadı mı? bilmiyorum
gene o baskın.. kadınsı şuh ses kiii.. hem de
bu defa kahkaha eşliğinde
“-ne sen de” dedi
mahçuuup “-ben de işte..” dedim
o gene otoriter.. “ülen!
adam gibi üstüne basa basa, desene
“emin değil misin hislerinden”
gidip vardım ilk okulun ilk günlerine;
çok sonra “-ben de seni,..” deyip gene sustum
oysa içim taşıyor; "hep seni düşünüyorum
seni çok seviyorum” demek istiyorum
çok çok sonra diyebildim “seviyorum”
..
“-her şeyden çok..” “ben de
hem de ta ilk günden beri”
“ama bu başka bir şey”di
“sevmekten öte”
“seni yaşamak sanki”
“sende yaşamak
içimde;
seni yaşatmak
"-bir kadın ister gibi değil…”
“-biliyorum” dedi
"!"
“-benimki de öyle”
“-sıradan bir şey değil.. daha önce adı konulmamış
yaşamadığım, tatmadığım duygular, meğer ne cahilmişim
bilmediğim ve senden öğrenecek ne çok şeyim varmış..
ne kadar sıradan, zavallı, sürüdenmişim ..”
aklımda bir şey yok, hiç bir şey gelmiyor
“-ülen; bir şarkıdan, yabancı bir şairden falan yok mu bi dörtlük
bu nasıl profesörlük”
“otuzun üstünde kitap?”
“bu köylü çocuk “aşk” karşısında bitap!”
“en güzeli; soruya soru ile cevap”
“-nasıl yani”
“-bak şimdi sen sabah zeytinyağlı yumurta yedin değil mi
domates-peynir, kayısı reçeli”
hiç düşünmeden “evet” dedim
(aslında çökelek ve vişne reçeli idi)
“-yanında da çok açık çay”
sevinçle “-evvet" dedim "-yahu nasıl bildin ki?”
“-nefesin hala yumurta kokuyor” dedi
dişimi fırçalamamışım gibi
bir utandım ki
“-akıllııımmm; ben hep seninleyim,
bak şimdi, gece ikiydi
uyandım başında bekledim
iki buçuk gibi
usandım beklemekten,
gözlerini özledim
öptüm gözlerinden
uyandırdım
kıyamam sana bebeğim”
"ne diyor bu?" dedim
“bebeğim” mi?
nasıl yani
sarsın sarmalasın
ilgilensin
şefkat göstersin
başımı okşasın, öpsün beni istedim
bebekleştiimm
“-beni çok sev, muhtacım sana” dedim
“-kıyamam sana güzeliiimm
neden söylemedin peki” bu defa kızgındı
“-bilmeem”
..
“-buna hakkım var mı”
bir anne şefkati, bir büyük korumacılığı
“-kıyamaaamm, canım benimmmm”..
?
"yani hakkın olsa, hı?"
hınzır arsız küçümser güldü, sonra halime acıdı
"-ben seni çok özlerim..
yollardan gözlerim..
ismini sayıklarım
hocacııımm
canımmmm
canımm
canımm”
şimdi alaycı
“-ne diye”
..
“-sen benim adımı biliyor musun”
aklıma ilk geldi
“-güüülll”
“gülün sana kurban olsun,
masumummm”
ilgimin fark edilmemesi için
onu kimselerden soramadığımı unuttum..
…
sevdim bu ismi, sen bana hep “gülüm” de
“güülllüüümmm!”
sahi neydi adı
sordum "adın ne?"
“güüülll” dedi beni taklit ederek.. davetkâr
sevincime bereket
ömrüme bahar
dallarıma tomurcuk ekleyerek
sonra durduk yerde
“benim güneşim olur musun”
“olmaz” dedim
“-nedeen!!”
..
“sen böylesine güzelken
..
“ilahemken
..
ben ancak senin kulun kölen,
sevdalın olurum,
sen de benim Sultanım!..”
“-beni güzel mi buluyorsun”
“-hem de çook”
"?"
oysa hiç düşünmemiştim o ana kadar
aklıma bile gelmemişti
“-yemin ederim çok güzelsin”
…
“sen de çok güzelsin..”
“..”
“-gülüüm”
“-güzeliimm”
“-!”
“-bebeğiiiimm”
“-?”
“-kapat hadi!”
“-sen k..”
“-kapat dedim ülen!”
“-sen kapat..”
“-eşine yakalanacaksın kapat ülen!”
"ben yarın seni ararım"
"!"
"ben aramadan arama lütfen"
"..!!"
"mesaj da yazma"
".!"
"sen beni düşün yeter"
!
"işimiz var bu küçük?"
5.0
100% (7)