4
Yorum
12
Beğeni
0,0
Puan
881
Okunma
Bir ince pusu yolumuzun üstü
korkak akşamlar hatta ve hatta ürkek geceler
sokaklar çarpık yürüyor
mahalle adının yazılı olduğu tabela kırık
çocuklar.Kuruyor boğazınız beni vurma diye
bir araba geçebilecek kadar geniş ağızlı sokaklar
yutuyor birer birer hepimizi
daralıyor inceliyor kopuyor
yaprak.Salınıyor yolumuzda
sarımsı kokuyor tüfek
dipçik omzunu ağrıtıyor bir dağın
sular foşur foşur akıyor şu şelaleden üstümüze
beni vur diye akıyor.
Bu maphus bu kelepçe dargın
üzgün bugün bütün duvarlar
ütüsü bozuk usturalar düzleştiriyor yanağımı
çirkin değiliz biz
kimse çirkin diyemez bize
dargın bir ülke kadar alınganız
sadece.Hayalet şehirlerin gerçek evleri
orada saklı düşünceler
tozlu,üzgün,yaşlı merdivenler
her basışta titrer
gıcırdar.Dizlerinden
dalgalar alır bizi
beni vur diye
boşa akıyor bu denizler
boşa bu perhizler
yiyin alabildiğine
bu çocuklar da etten.
’Nisan