8
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1892
Okunma

bu kent, bu park; bu kadar ıssız mıydı
her taraf çok anlamsız çok kalabalıktı..
her mesai başlangıcında, paydoslarda
bir keşmekeş, bir gürültü, bir karmaşa
ana binanın kapısında heyecanlı gözlerim
sonra Gençlik Parkında; yine “ıhlamur ağacının altı”nı bekledim
ah bu “Ihlamur Ağacı”; kimse gövdesine harfler kazımasın
yaprakları sıcaktan baygın, kokusu baygın..
ertesi sabah yine simitçilerin dayanılmaz gürültüsü
şükür; o koşuşturan insanların arasında birisi Songül’dü
o kalabalıkta Afitap’ın ayak sesi, yürüyüşü, gülüşü
yeşil-pembe; ve artık mor renklerinin cümbüşü
gelişiyle cana can katan, can, afat, sevincim harap
herkes sevgili, herkes güzel.. herkes Songül.. herkes Afitap
O’ yine ıhlamur ağacına yöneldi
sanki bana gelir gibi..
tam onyedi sene geçmiş
Afitap! çok güzel?.. ilk günkü gibi hiç değişmemiş
sahi; ne yapacağım şimdi
tanır mı, affeder mi beni
acaba ben yine; aldırmadan saçlarının rengine
boyuna-posuna, gözlerine gülüşüne
her gördüğümü hâlâ o mu sanıyorum
yine kendimi kandırıyor muyum..
herkeste.. her yerde, bir parça da olsa
herkeste Afitap’ı buluyorum ya
aradığım, bulduğum.. sevdiğim
Afitabıımm seni çok özledim
ARKASI
BELKİ YARIN
Resim için Sevgili Raziye’ye teşekkürler
5.0
100% (6)