Babaların itibarı kadar haysiyetler
Oku yaz çiz görmezler
Onur büyürken içinizde
Dudak büker kendini bilmezler de
Cebindeki paraya göre…
Yerin ya baş köşe
Ya da razı olursun kısık bir hoşgeldine

Künyeni merak ederler adından önce
Göğsünü kabarttıklarını zannederler…
Falancanın eşi dediklerinde
Boğazına yumruk oturur
İsmin anılsın istersin, eşinin makamıyla işin ne


Atalarının günahları hata diye yapışır alnına
Ayağı kayanların utancı senin omzunda
Naralarıyla sokağı inleten evladın unutulur adı
Falancaların oğlu olarak yayılır sanı

En ufak hissen yoktur ak paksındır beklide huzurda
Sanık sehpasında masum yavrular oturmakta
Kimin rahmine düşeceğine karar veren cenin olsa…
Baş hakim sen olacaksın müebbet hapis olanlara

Seni doğuracağıma taş doğursaydım dedirtir
Bu sözü söylerken, ayağına diken batsa…
Evladım diye bağrı yanan annedir

Onca yetim sosyal hizmetlerde
Sadakaydı tebessüm,hayret edersin esirgeyene
Ah hayat çelişkiler yazıyor kimliğinde

İşini kaybetmeye gör birde
Sebebi her ne ise fark etmez adın çıkar iş bilmeze
Topluma hayırda gelmez senin dölünden
Sensin artık üretmeden tüketen
Künyelerin düşer bir, bir dillerden


Kefeninin cebinde leş sürüsü kul hakkı
Bir bakış bir duruş birde cakası
Nasipsizin gönül gözü sinek yuvası

Bahtiyarlar kirli tuvali temizlemek ister
Göz/göz yaradır dilekler


İki odalı yuvalarda oturmuş hayal kurar çocuk
Annem geniş evler de göreceksin bitecek bu yoksunluk
Dilini terbiyeden uzak arsızın sözü ilişir düşlere…
Der ki kalıbına bak sen önce.
Fakirin umut ekmeğine bari ilişme
Senin sözün engel mi yaradan ol dedi de


Bir sihirli değnek elimde
Yay gibi gersem hüznünü…
Saplasam bilmediğim iklimlere
Acın siner dolaşır iliklerimde
Ağlarım taş duvarların arkasını düşündükçe

İki yüzlülüğe karşı asi ruhum...
Yüzüm görünse de masum
Gizlerde öğrendim,şaştım kaldım önce…
Her temiz yüzlüyü saf zannetme
Çapanoğlu çıkabiliyor deştikçe.
Yağmurun yüzü gülecek bin/bir yüzlü yı(a)lan...
Kendi ipini kendisi çektiğinde.




Zühal Z…
16.04.08