7
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
1114
Okunma

hor görülmeliyim kasabada
lastik pabucumla,
elektrikle ilk tanışmalıyım
kendimi ilk defa görmeliyim
boy aynasında
bir bankanın camekanında
bir naylon gömlek, bir ince kravat,
bir cedid yeni elbise
ilk iskarpinimden ayağım vuruk
keratam cepte,
yesil parlak tırnak makasım
manşetimden biri bozuk
pazarda kalmamış, evden uydurduk
elden düşme; orta mektep şapkamın
armasının teldişlerinden biri kırık
dikiş ipliğiyle tutturduk
sonra kiralık odalardaki
çilekeş arkadaşlarla
sabahları çayla kahvaltı,
kışları odun-kömür derdi,
birileri Bağarasından hallederdi
üç kişi pazaryerinde kaç tanesinin tadına bakıp..
yüz gram zeytin kahvaltılık
ben de onlar gibi; bilya oynamalı,
dondurmacıya, köşe bakkala üçkağıt açmalıyım
bir başkalarının bize attığı
onlarca kazıkların
fırsatını bulup, herhangi birinden
kuyruk acısını çıkarmalıyım
her yazılıda kopya çekmeli,
coşup, gecenin leylisinde beş dakika aralarda
sinemaya kaçak girmeliyim
arkadaşımızın kız arkadaşı için mücadele vermeli,
kardeş gözüyle baktığımız sınıfımızın kızlarına
laf atanlarla kavga etmeliyim
olmadık kışkırtmalar arasında güçlü dostluklar kurmalıyım
yalnız kaldıklarımda, sıkıştırılma,
dayak yeme korkusu yaşamalıyım
hafta sonları tuğla fabrikalarında üç kuruşa talim
yaz tatillerinde inşaatlarda ekmek arası helva
kum elemeli, harç karmalı, taş taşımalıyım
adını bilmediğim ağababalarca
kollanmalı korunmalıyım
bilinçaltıma yerleşmeli
bir-kaş kişi bir araya gelip, birilerini yalnız yakalama umudu
bazılarına haddini bildirme arzusu
sarmalı benliğimi
defter kağıdına tütün
bini bi para küfrün
ağza alınmayacakları bile almalıyım
ben de ana-avrat, din-iman,mintan
sülalesini yedi ceddini
ne demekse esfer-i safirisini
düz gitmeliyim,
yakasına yapışmalıyım
çete geçinen itlerin,
tehditlerine hastir çekmeliyim
kelle koltukta gezmeliyim..
siyasi mücadele vermeliyim
yandaşlarımızla,
olmadık zamanda birine kan-kardeş olmalıyım
durduk yerde vazgeçilmez
kardeşten ileri arkadaş bulmalıyım
ötekilerle tartışmalı
birilerine yaranma çabalarım
birilerine görünme,
süslenme
daha nice telaşlar, can havliyle
sınıfımın kızlarından başka
öteki sınıfın kızları,
mahalledekiler
başka memleketlerdeki kızlar
okudum diye
hava atmaya çalıştığımız kitaplar,
ilk aşklar,, ilk mektuplar,,
ilk sigaralar,,
ilk sarhoşluk denemeleri,
ilk iç çekmeler
ve ilk yarım kalan sevdalar,
ilk yazılamamış mektuplar,
ilk verilememiş mektuplar,
ilk yaşadığım ihanetler
arkadaşımın aşkına vermediğim yüzler
yüzünden pişman olmalıyım..
bana, benim yüzümden olmayan
dargınlıklar ….
hadde hesaba gelmez düşmanlıklar
çocukça küslükler, kavgalar, kan davaları,
beni ben olduğum için kutlayanlar
vay beeee
ben neymişimleri yaşamalıyım
şimdi bulup helalleşmeli
boyunlarına sarılmalıyım…
bana sahip çıkan;
babamın asker arkadaşı Ali Amca
amcasının oğlu Gavur Hasan
“senin yetişkin kızın var” demiş..
yenge fişlemiş..
oysa çocuktum daha,
cebime baya bir para sıkıştırdı
“başıyın çaresine bak,
ben gene sana takviye ederim” dedi, ağladı
okul çıkışı geri dönemedim..
kiralık odalarda kalan serseri arkadaşlarda
bulaşık yıkma karşılığında
hafta sonu Fil Kiremit Tuğla fabrikasında
dürüst kalmaya azmettim
ne diğerleri gibi aylak gezdim
ne de onlara uyup sigara
benim hiç bilyem olmadı mesela
sapanla kuş avlamadım
top bile oynamadım
komşu kızlarla bakışmadım, mektuplaşmadım
kimse tarafından kale alınmadım
varsa yoksa ders çalıştım
zaten kopya çekmeyi göze alamazdım,
içlerinde okuyup giden tek bendim
askerlik, ardından memuriyete girdim
şimdi duyuyorum her biri
bir düzen, bir iş sahibi
her biri para babası
ev apartman cabası
şükür aç-açık kamadık biz de geldik biryerlere
çoluk-çocuk her biri bir yerde
kırk küsur yıl sonra
gele-gele geldik gene Çınaraltına
ömür geçmiş
ne uğrunaysa
var hesap et
ana-baba çekmiş gitmiş
kardeşler silmiş
bir de kahrolası gurbet
..!
bir ömür hasret!...”
5.0
100% (7)