6
Yorum
34
Beğeni
0,0
Puan
999
Okunma
Mutlu olmana değecek yaprak parçaları
yeşilin acı yanıdır sarı olanlar
uçlarından öpülmüş
kirpiklerin karla karışık kadın
yağmur üşütüyor dilimizi
soğuk bir kış günü
ellerinle ısıtıyorsun beni
rüzgar bize doğru esiyor
esnaf dökülüyor
arabalar geçiyor birer birer
sen el kadarsın kadın
ayakların çocukların sığacağı kadar
saçlarınla beraber gün yüzünde
pencere açıyoruz,bir sonraki zamana
sahil sularında ayağımıza deymecilik
seni şurada öpsem arkamızdan doğuyor kalabalıklar
gözlerin gözüküyor bir kıştan arta kalan
çürümüş ilhamları akıtıyoruz dondurarak
donarak ölmek de varmış kırıklarımızdan
bu sefer saçlarımızdan dökülmez
o dönülmez akşam
deniz dalgasıyla düşman yüzüyor
şimdi buradan binsek vapura
yükselecek altımızdan bir parça
saat 6’ya yaklaşıyor
gözlerinle saatim arasında bir köprü bu
usta-çırak ilişkisi
hangi şarkı çalarsa çalsın
dudaklarında giyiniyor kelimeler
o zaman üşüyorum
susmalısın,doğmalı istanbullar
içimizde kalabalık yaşayanlar doğmalı tekil
üsküdara yağmur düşmeli hırçın
hemen kalksınlar kız kulesinin önünden
su eriyerek geçiyor dişlerimizin önünden
soğuk mu?Değil bir sobaya karşı ayaklarımız
ayakların demişken,sığdırılmış gibi bileklerine
mutlu olmaya değecek kadar mütevazi
sonra yükseliyor bulutlar içimizden
korkma hemen
yeniden yağacak yağmur
seni ıslak öpeceğim bu sefer.
’Aralık