6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
924
Okunma
ayrı kentlerin aynı kentlere komşuladığı zamanlardık
aynı kentlerin ayrı insanı gibi, karşı camlardan bakardık gölgelerimize
fluğ profiller, sen ve dağlar eteğini sıyırmış ilkbahar
İronisi bol kara mizah sevişmelere tanıklık ederdi savrulmalar
biz
iki aynı kentin ayrı çentiğine düşen sevdalardık
on sekiz düşlerime renk katan alacası bol deniz
desenlerini bilemediğim hüzün olurdu yüzün/ bakamazdım
düş yanığı yanılsamalarda gece ve karanlık
aydınlığına sığındığım özgürlüğün sus olurdun
yalnız akşamlarda iç burkan soluklanış
uzak ayrılıkların son can soluğuydu belli ki
devasa hiçliğimi bu kadar çok özümsemişken
satılmış mezar karanlıklarında izbe pazarlık
ne kadar korkak ne kadar cesurdunuz
üçüncü sayfa dördüncü sütun haberlerinde
on sekiz düşler arayan yazıyı göremediniz
Ölü düşler doğuran prematüre çocuk geçişleri
bu kentin insanı olmadığımın ayrımına o zaman ulaştım
Umut / zamanı delen şiirler