2
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
860
Okunma
ölüm durur ipucuyla içimizde
dalgaların tenleri yuttuğu korkulu oyun
acının kılık değiştirmiş yeni halini sürükleyecek kıyılara
kumsalda uyuya kalmış kırmızı bedenimiz
dikkat edin
günahlara bulaşmasın elleriniz
büyük parlak ışıkları kadehlerinde yudumlayanlar için
belki de uyuşturulmuş zaman atının uyanması beklenecek
mor düşleri ikiye bölüp bir ucunu karanlığa uzatanlar
uyandırılıp kendi alınlarından öpecekler
bir kaç dakikalık acının bilmediği bir şey var
bulut yarası yağmurların ağaçları özlediği gibi
hayata yenik düşmüş mavi sevgiler
elbet yeniden dirilecekler
ruhumdaki süsü bozguna uğratan rüya
dağılmış sonsuzun gözleri olmak için direniyor
bu yıldızlara sıçrayan çığlık elemi
bağrıma taş bassam geçer mi.