15
Yorum
30
Beğeni
0,0
Puan
2565
Okunma

Pembe düşler kulaç atar sakin sularda,
Sağar memesi dolu kara bulutu.
Patlar maskesi hayâsız köpüğün,
Yetim kızın koynunda kalır onca ar.
Çeker, iter, haykırır, susar, güler, ağlar
Ve kıyamet, yırtık bir zifiri urba giyer;
Akar, yıkar, yakar; yağar ha yağar!
Geçmişten sağır ya bilmeceye,
Dipten yayılıp şamar atar ak köpükler.
Güneşe mil çeker kızgın bir dehşetle,
Gelecek vurur da vurur kıyılara.
Yağmur, dolu, çiy, kırağı, kar, tipi, boran;
Çıkmak bir cesaret can evinden!
Dışarıda müthiş bir tufan!
Şahdamarında kalmış son kırıntılarla,
Solgun kum, kırgın çakıl toplar kucağına.
Bıkar üstünde taşıdığı tüm ağırlıklardan,
Harçsız bir sırça saraya koşar.
Koştukça coşar yetim kız!
Satacak anasını boğan renklerin!
Asuman karasına gök mavisi,
Çamur deryasına deniz mavisi üfleyecek.
Umut bu ya; fışkıracak belki
Ektiği cılız ruhun armonisi…