6
Yorum
16
Beğeni
0,0
Puan
654
Okunma

Elbet bizi bekleyen bir kuytu var şu köşede
sarmal bir dna’nın uçlarında ellerin gözüküyor
sanki her bakış bana eş değer
sanki yaratılış bundan ibaret
yeniden öğrenmiş gibi her bilgiyi
şaşırıyorum yaşamak denilen şeyin içinde
yaşıyorum elbette
altı üstü budur insanlığın
bir patik ısıtır önceden ufacık ayaklarımı
şimdi çorap tutturuyorum belki diye
bekleyen duygularım var bir de kararanlar
güneşin doğmasını bekleyen çiçek kadar sakin
batıncaya kadar dik duranlar var
ben mi ?
insan insanın kurdudur
insanı insan kudurtur
doğarım bir sarmalın ucundan çıkarak
yaşarken ölenler var
beni ancak onlar bulur
bir adam kendini fazla kaptırır sonra arabeske
yağmur yağar
boğulur
yine bozuldu bak dünyanın çizgisi
çığırıyor bir şair medeniyet diye,cumhuriyet diye
eziliyor kapısına pranga vurduğu evin içinde
Bellum Omnium Cantra Omnes diye
çocuk gibi tiril tirilliğinle
kuytu bir köşede bir çocuk onu izliyor
kasıkları çatlayacak kadar sıkı bacakları
evden yeni kovulmuş aralıklı kaşları
pantolonunda bukle bir saç var
yüzünde pastoral bir dünya
izliyor sadece kendini çektiğini düşünerek
yine içinde bulunduğu dünyayı
adamlar var dünyayı koruyor
adamlar var çocukları sayıyor
adamlar var şair oluyor
adamlar yok çocuklar ölüyor
yine kuytu bir köşede ’’janti’’ duygular yaşıyor bizimkisi
asfalta parmağıyla dokunuyor karamsarca
bir anne kadar sıcaktı belki dokunduğu yer
bir ülke kadar yaltaktı belki de onlara göre
gerçeği düşe çeviren duyguları sıcakta kalmış dondurmalar kadar realistti
turuncumsu toprak öpüyor bulutları gözlerinden
kızıllaşıyor gökyüzü
zaman geçiyor amansız
eriyordu yavaş yavaş dondurması
dökülüyordu ellerine soğuk soğuk
şimdi daha çok asfalta ihtiyacı var
kendini satan insanları düşünmekten çok hemde
yada bir anne eline
dokunmalı bizimkisinin elleri
içini ısıtacak bir şeye
evet evet bende size inanıyorum şimdi
kesinlikle.
Eylül’