4
Yorum
27
Beğeni
0,0
Puan
965
Okunma

Sütlü ekmek kokuyor etraf
bazen mor koktuğu da oluyor
ay’da yürümek gibi boşluklu basıyorum
bir adıma bir insan düşüyor
korkuyorum geçmişimden
gözlerinin bahsi daha önce geçmemişti
yoksa bahsetmiş miydin önceden
gülleri dikenleri bırak şimdi yerine
böyle sessiz ayrılıklarda
acının sesi çıkmaz hiçbir zaman
doğudan batıya dolaşıyor aramızda çelenk çiçekleri
ben sana ölüm seçemem doğrusu
öyle şatafatlı bir elbise de alamam
şekerden pamuklarım da yok bayım
ölürsek eğer bu fakir bir ölüm olsun
ekmek koksun
süt koksun
kısacık bir akşam serin bir akşam
kulağımda seyirildi
ellerinde ne var anlamıyorum
kalabalıklaşıyor tenhalar tutunca
kuşların özgürlüğünü kanatlarından seçiyorum
öyle güçleniyor birden başlayıp
dünyanın en iyi insanı oluyorum
taşlardan gerdanına bir köprü kuruluyor
geliyorum ellerine basarak geçiyorum
şarkılar söylüyorum sana içimden
içre yerlerimden çıkıp da kokan mor süt
bu bir meme tazeliği olmalı
damlayıp dudaklarımızın kenarlarından
bedenlerimizi korkutuyor
tehditkar olma bu kadar iki gözüm
ellerin günden güne aşk kokuyor.
’Gök çe’