9
Yorum
24
Beğeni
0,0
Puan
819
Okunma

Katranıdır gece siyahın
anlatıyorum beni iyi dinle
sokağa pencereden bakıyorsun
avuçların suratını ortalıyor
zifiri akıyor gecenin
karbon kağıtları çiziliyor
karalanıyor ömrümden parçalar
siyahı akıyor gecenin
sokakta iki genç yaralanıyor
arta kalıyor ne kalırsa geriye
yine avuçlarımda kalan
aşevine gidenler neden yanlarında taşır
çanta yerine emeklerini
bir ölür içlerinden
biri ölür içlerinden
gecenin kahramanı seçilir
sara taklidi yapar kalanlar
akar damla damla
dilenirler yaşamaya
ben burada kalamam çok yorgunum
sen de yorulmuşsundur git yat
beyaz mendiller var havada
neler görüyorsun bu karanlıkta
haydi anlat
bana da anlat
demleniyor çaydanlıkta sabahın ışıkları
gündüzler güneştendir oldukça bayat
bir arkadaşım fransa’ya gidecekmiş gitsin
sende git biraz uzaklara
uzaklaşmak kurtulmaktır bazen
bazen kalanların için bir mendil kara
akan burunlarımıza nazaran
aklanır gökyüzünde sallana sallana
kim kaldı gecenin siyahından geriye
kimler kaldı gidecek benden daha öteye
yeniden doğacak yeni güne ak
katre katre gökyüzüne ak
çamaşır iplerine serildi şimdi beyazlara
sokak pencereden öyle temiz gözüküyor
zifiridir gece siyahın
belki bir sigarada aydınlanıyor
görüyorum ırmakları su dolu
doldukça doluyor bileğimizden
kısık sesli rahibe
ne çektiysek sesinden
geçiyor bir postacı uzaktan
birileri ellerinde avuçları onu izliyor
karanlığa gem vuruyor sarılığı
bu bir taklit değil
ayakkabıları asfaltı dövercesine ilerliyor
kahvenin açık bir tonu
sivri mi sivri
o da devletin bir işçisi
çıkarıyor karbon kağıtlarını fırlatıyor
evlerin balkonlarından intikam alırcasına
bazıları sekip öyle giriyor
katranıdır gece siyahın
dokunmadan yerlere düşüyor.
’Gök çe’