9
Yorum
18
Beğeni
0,0
Puan
1816
Okunma

Ey şu ahir zamanda yolculuk eden fani
Sandın ki para, mal, mülk iki dünyada gani
Hele bir gün gir de bak yokluğun girdabına
O zaman ki sorarsın dostum, akrabam hani.
Sende ki bu zenginlik şirazesinden şaşmış
Dere tepe düz gidip Kaf dağını da aşmış
Zahir erbap değilmiş derdinin dermanına
Varlığından tek kalan bir omuzla bir başmış.
Bak azizim şu dünya nice hale gebedir
Bir geceden bir günün doğumuna ebedir
Gel şu ömrün bitmeden ehil olanı tanı
Sabret eda ederken belki zaman bebedir.
Sandığın her şey gerçek yalan arama boşta
İster inan inanma senin de biter başta
Vazgeç sakın arama ötelere bakıp da
Nasıl olsa cevabı bir serviyle bir taşta.
Ne yazı ki han hamam vefasız kul elinde
Ariyet, variyetle yüzer kendi gölünde
Sorsan hayrın ne diye mangalda kül bırakmaz
Kendi çalar sazını oynar kendi telinde.
Yüksel Beyocaktan
Ey kul senden öncede dönüyordu bu zaman
Haşasıyla paşasıyla geçiyor şu zaman
Kıl namazını sakın olma seherden gafil
Çok mu zor yaşasan hayatını muntazaman...Halit Kesler.