1
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
2411
Okunma

KÜFÜR
sıkışır iki dudak arasına miladi küfürler
sessiz bir çığlığa bürünür dilim
hadi gürle
gürle de yağ kurşunlar gibi
aşkta karşılık bulmayan düşlerin üstüne
elvermez yüreğim
dönüp te sorarım nedir bu halin
karşılığı olmayan bir soru
gazabı Nemrudun
dehlizi Yusuf’un
sahra-i kebirde yangın
benim aşka susuzluğum
bin bir renk çiçeklerle bezenmeden sevi bahçeleri
patlamadan tomurlar dalında kurur
yeter artık kıymayın
bırakın da sahralar suyla buluşsun
göçmen kuşlar bile kendinden göçerken
dilimde
infilak’a hazır küfürler
söyle senden göçmüşlüğüme nasıl küfretmesin
suçluysam
parmak izi aransın dilimde
dudak girizgahında saklı küfürlerim patlar
infilak sonrası
yüreğim bin parça benim
yalnızlığımın delili
lavlardan arta kalan
yüreğimde sızıntı
bir sevda kesiği
bir benden sana göçmüşlüğüm
bir ihtiraslı özlemler
bir de sevmekle bitiremediğim sen var
birer birer gelirken aklıma
sessiz çığlıklar büyür
miladi küfürler
düşer dilimden
Efkan ÖTGÜN
"Dudağımda eğreti bir tebessüm, dilimde miladi küfürler uyur!"
5.0
100% (3)