Serhat TUNCER
25.5.2014 02:53:09kaç şarkının içi boğulur ki
insan kendi yatağına girdiğinde
başını bir yastığa yaslar da
asıl başını yaslaması gereken yerlere
mayın döşeli olduğunu unutur çoğu zaman
imge küser
simge kusar
ayrılık her zaman olduğu gibi
en içten dilekleriyle
gecenin tam dördüne zehir gibi çöker
yok arkadaş
ölüm çok
anlayan yok
ayrılık zaten zifir
ah o güneş çağlayan
o güneş ki
santim santim kaydı gitti gökyüzünden
doğası değişti iklimlerin
nazar boncuğu niyetine bir kaç damla tuzlu göz yaşı
gerisi alabildiğine söz yaşı ..
bu şiir
demirden bir yumruk gibi oturdu yüreğime
ve ben
senin şiirin senin gibi çağlarken
fotoğraflara saplıyorum göz bebeklerimi..
billah gözlerim sığmıyor yüzüme
tebriği bilmem
ama çokca dua ile..