Battal boy torbayı üstüne geçirip
Yağmurda yürüyen adam

Kim bilir ne kadar anlamlı hayatın…

Dedesi nazi bacalarından gökyüzüne püskürtülmüş
Bir sintiden değersiz çoğuna göre sıfatın
Kimine göre, öpülüp omuz üstü bir yere konmuş simit parçasısın
Duan edilmiş ak-kara kanatlıların gagalarına nimet olasın
Kimine göre ise
Çöpten farksızsın.

Belli yürüyüşünden şikâyet etmeyi bilmeyişin
Eminim ki bu kurulu hazmedişi
Bazen inancına, bazen gururuna sebep göstermişsin

Battal boy torbayı üstüne geçirip
Yağmurda yürüyen adam

Acaba hangi kadının kahramanısın…

Aktarma yapmamak için üç durak yayan gidenlere karışmış adımların
Şarkı mırıldanır gibi, dua eder gibi, küfreder gibi kımıldayışı dudaklarının
Yürürken başını eğmeyen,
Saçlarından damlayan suyu silmeyen adam
Kuzguni saçak altlarına sinmeyişin
Korkudan mı, aceleden mi kestirilemeyecek etraftan

Bir ihtimal, çizgili kravatlıların
Işıksız arabaları olmadan ayak basmadığı mahallende
Kaldırayak pişirecek bu akşam yan komşun.
Suyuna, bayatlamasın diye buzdolabına konmuş ekmek banılacak.
Geçen yağmurda sel basmış evinin
Yağlanmamış kapısını açacaksın yine gürültüyle
Paçaları ıslanmış pantolonun
Sandalyenin üzerine ardılıp kurutulacak.

Battal boy torbayı üstüne geçirip
Yağmurda yürüyen adam

Muhtemelen
Fikrim zikrine, bakışım duruşuna bir yerlerde uymayacak
Uysa da kimsenin ruhu duymayacak
Aynı benim gibi ,
Saçlarından su damlayan başka birileri
Yeni atmışken yağmurda ilerleyemeyen başka bir otobüse kendini
İçten buhar, dıştan yağmur sıvalı camlardan
Battal boy torbayı üstüne geçirip
Yağmurda yürüyen adamlarla ilgili
Atıp tutacak…
20.01.2016