7
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
1496
Okunma

erkekler tarafından köy meydanında
çatkı tepesinde gazyağlı kül maşala
"-elettirik tellerine geliyo" deye
tüfeğ-atmayı yasaklamış jandarma
hah! kimin umurunda
sonraları ruhsatı olan-olmayan
dooru Mermici Memişe
tüfek-tabanca takır takır;
Allah ne verdiyse."
gırla !
“-halbuku o zamana gadar
eğlenilir hep barabar
erkekler meydanlıkda,
garılar merdimennerde dam başlarında
çamır-çatlak varısa gayfalarda
oyun çıkarırlardı şenlik-şamata
köyodasındaysa;
Altındişin “cingenişi”,
Dıngıdığın “şeytanatı”,
Hacımehmetoğlu’nun “duzdengi”
bir de “andaşı”..”
meydanlıkdaysa;
Taşevli misafirler; yağlık yağlınmış,
“grapdüşenden çekgi ” çekmiş,
fisdan geyinmiş
fistanı okarı çemremişler, golları içinde
göbeklerine ağız cızmışlarr
biciklerine göz
biri “garı gılığına” girmiş
biri de “palabıyıklı bi adam” olmuş
yahay valla
bireş sonura; üç-beş beker genş
bobalarının yerine geşmiş
başga birisi,
goya ğızlarıyna
pambık toplamaya ğetmiş Aydına da,
ya da ne bileyin işdee
köçeklik etmeye bi düğüne
çalgı çalıp oyun başladığı bille
bizim köylü genşler bi yandan oynayıp
bi yandanda adamın ğızlarını
başdan çıkarıyollar,
görsen bi.. tam pellençolar
gızları alıp-gaşmaya filen ga(l)kıyollar
tabi bu arada
başga köylerden gelen musafirleri de
“ı-ıh” deme şansları da yok bence
oyuna gatıyollar
emme ğızların bobaları zalım
valla bunnarınkı da can
bunarı da “Allah Yaratdı” demeyo
o oyuna ğatılannarın baldırını
gatılmayannarın gıçlarını
neresine ğelirse verip alıp vuruyo
teze söğüt dalı kımçıynan çıbardıyo,
pinardan çoban deyneğini yeyen
ha deyinşe kendine gelemeyo
gıvranıyollar yerlerde daha ne deyen..
gıçını dutan mı ararsın,
ona yardım edecen deye
yüzünü gözünü ise bulayana mı?,
yağlı dığan garasına beleyene mi
Allah Allaaahh!
garnımız a(ğ)rıdı gülmekden
yellere yatdık hö(y)le
bi de kendi yüzünü görmeyip de
garşısındağınnara gülene mi
madara olana mı gülersin
herkeşi kendine güldürüp
irezil-ürüsvay olana mı yanarsın
gülmekden kendinden geşdi millet
valla göbeklerimiz çatlardı
ooo f off!
en çok da oyun içinde oyun olduğunu bilmeyip
kendi halini görmeyip
garşısındakınnara güler adamlar
yahay bi durum olu vesselam.
Alibey "-oğlum natır ,
sağ ayamı ileri götür"
natır sağ ayağı ileri götürür
"-oğlum natır,
sol ayamı ileri götür"
natır sol ayağı ileri götürülür
"-oğlum natır,
sağ ayamı ileri götür"
natır sol ayağı ileri götürür
birileri gününü görür
birilerinin dizleri çürür..
ardından elinde acayip bir maşa hocanın
"-vel vel ves "
nasıl tekrarlarsa tekrarlasın
maşayı yerdi herkes,
bereket versin natır
hocayı geri götürürdü
derken Ali İhsan ip ucundaki çulla
“köyü göçürürdü ”
Dehmenoğlu geri kalmaz dalak keserdi
oyunu bilmeyen misafire şaka esprisi
misafirleri güldürürler
ne güzel olur düğünler
*
meddaha çanak tutan,
güya o rolü istemez
merhametsiz olurdu “oyun çıkaran”
canı yanan “-of” diyemez.
tüm ahaliye,
davetlilere bedava seyirlik
malmüdürünün yüzü yağlı dığan karası,
nahiye müdüründe erezillik
dışardan gelen misafirlerin,
memurların oyunda gelir sırası
kepicilere yapılan düdük kimde
hemşehrisine içi yanmış
Sücüllülü’nünde
"-olen ..mına gaktığmın oglu
dudüg gotünde"
diye feryat edermiş,
diğeri anlamazmış, "-senin gotünde"
deye hemşerisine diklenir sövermiş
ardından uçtu-uçtu, cızzık,
kimin eli var en üste
olmadı "kim ossurdu, o doğurdu" İzzet Emmi’ye
süslü bir bebek hediye edilmiş
"-vallaha-billaha ben ossurmadım" dermiş,
samanlıkta kendi kendine
dinletmişler de oğlu Halil’e
öylesine eziyetli eğlence
çocukluğumuzda, biri yellense;
“-kim o-sur-du, kit os-dur-du
yor-gan al-dı, yo-la düş-dü
pın-gı-lı pıss,
o-su-ra-nın de-liği-ne
çöp kıs”
piyango büyük ihtimal
inkar gelene vurmaz
talihlinin yemin-billahını kimse
kaale almaz
hinci bakıyon daaa!
DİPNOT
çatkı: tepelerinden bağlanmış üç sırıkla yapılan düzenek, çatılarak yapılan düzenek tuluğun dik durması sağlanır
Gırla : normalden, beklenenden yoğun, çok sık, mümkün olabildiğince çok
barabar : beraber
merdimen : merdivenlerde
gayfa : kahvehane, köyadası
antaşı oyunu: iki tarla komşusunun anlaşmazlığı neticesinde elleri ve ayakları bağlı topaç haldeki “andaşı” (genellikle oyunu bilmeyen misafir), taraflarca bir o taraf bir bu tarafa yuvarlanır kavga ile götürülüp sertçe başka bir yere olmadı başka yere bırakılır.. işin içine taraflara yakın (tarafgir) kişiler ve muhtar, olmadı ihtiyar heyeti de karışınca (kalağın) antaşının acıtılmadık yeri bırakılmaz..
yağlık: sarı ipek işlemeli bir çeşit başörtüsü,
grepdüşen: kulak gösteren, ince mavi tülümsü bezden alınlık (yağlığın saçı örtmeyen kısmını kapatır)
natır: kadınlar hamamında yardımcı kadın, erkek olanına tellak denilmektedir, ancak, oyunda neden “oğlum” diye söylenmektedir …….
vel vel ves (oyun): hoca mutlaka farklı farklı söyler ki, tekrarlattı herkeste kusur bulup sopa atar
“köy göçtü” oyunu: urgan ucunda çuval topaç edilmiş olup oyunu idare eden tarafından sallanıp sallanıp yandırılması mümkündür, sırta ve ayaklara vurulur ki sopayı yiyenin düşmemesi mümkün değildir.. olmadık an eş değiştirilir, sırtsırta, önöne ya da arka ön olması istenilir, ki yanılan topazanı yer.. eşsiz kalan zaten yandı demektir.
yarın Düğün Çorbası
5.0
100% (10)