insanları sürgünlere, mülteciliğe, yurtsuzluğa
acıya, kahroluşa, yok oluşa iten iblislerin tahtı
düşlerin kardeşleştiği bir zamanda yıkılacaktır

...


dünyanın kirlenişine denk gelmiş
bütün çocukların ölüleriydi insani çöküş

yaşamın süresiz yasaklandığı zulüm çağıyla
bağımsız düşler kapatıldı bilinçlerin zindanlarına

kabile, kabile soykırımdı avaz dolu savaşlar

maviler büyüten kavimlerin
göçlerde kırıldı kaburga altındaki vatanları

vicnanın kuraklığa esir düştüğü
en büyük kıtlıktı umutsuzluk

ülkelerden yapılan yap bozlardı atlas dediğin
kentler figüran gibi bir görünüp, bir yok olandı

yırtılmış arşın karnından boşaldığı zaman ateş
arzın göğsünde sulara resimler çizen hayalleri yaktı

toplu katliamdı barışa dair yaşanan ve yaşatılan
anlamsız soruların saçma cevaplarıydı herkes

herkes sustuğu kadar zalim
herkes konuştuğu kadar gereksizdi

boyunduruk altında ezilen kimliklerin
ırkını, dilini, dinini, mezhebini dövdüler

ve
cellatların ellerindeki kırmızı renk
geriye kalan renkleri asmıştı korku bayramında

şimdi
özgür çocukların gözlerindeki uçurtmalarla
yeniden yaratılmaya gönderiliyor kuşlar

tarihin bu bedbaht takvim yaprakları
elbet koparılacak bir devrim sabahı..!

..

çok ağırdır
insani değerlerini yitirmiş insanların
çürümüş vicdan kokuları..