Yaşanırmıydı asırlardır zaman?
Işık saçarmıydı ecramıyla âsuman?
Olurmuydu Kevn-ü Mekân?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


İçilir miydi, iman şerbetinden kana kana?
Açılır mıydı eller, Saray-ı Lâ Mekâna?
Yönelir miydi gönüller, Kıblegâha?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


Öksüzün başı okşanmazdı,öpülmezdi,
Kız çocukları diri diri gömülür,sevilmezdi,
Sol el görmeden, sağ elden sadaka verilmezdi,
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


Eyyûbun sabrı, dillere destan olur muydu?
Yâkub, Yusufum diye ağlar durur muydu?
Yusuf , Mısıra sultan olur muydu?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


Adem kovulmazdı, Cennet-i Âlâdan,
“Elest-ü Birabbiküm”demezdi ,Yaradan,
Yemezdi Âdemle Havva, yasaklı meyvadan,
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


Çekilmezdi kahrı, bu yalan Dünyanın,
Adı bile konmazdı, gelip geçen eyyamın,
Bilinmezdi adı, Yıldız-ı Süreyyânın,
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


Kâbe kurulur muydu, o kutsal mekâna?
İçilir miydi Zemzem den, kana kana?
Ezan okur muydu Bilâl, Kâbe’nin damında?
Sen olmasaydın ya Rasûlâllah!


Hîra’ya Cebrâil gelir miydi, “oku” diye?
Mîraç da verilir miydi namaz ,mü’mine hediye?
Asr-ı Saadet olur muydu , Devr-i Câhiliye?
Sen olmasaydı yâ Rasûlâllah!


Bu Gökkubbe, bu Âlem yaratılmazdı,
Nuh’un Gemisi, tufandan kurtulmazdı,
Firavun , Kızıl Deniz de boğulmazdı,
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


Hac için mü’minler girmezdi İhrama,
Durulmazdı Mescid-i Haramda kıyama,
Sürülmezdi yüzler,Yeşil Ravzana,
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


İnermiydi Kur’an, ayet ayet ,sûre sûre?
Döner miydi kendi başına,koskoca Yerküre?
Dolar mıydı ecele verilen süre?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


Ezanlar okunur muydu biteviye?
Koşuşur muydu mü’minler, Camiye?
Konar mıydı o pâk alınlar, secdeye?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


Doğum yerin olur muydu,çilekeş Mekke?
Basar mıydı bağrına seni,merhametli Medine?
Aşkına söylenir miydi,”Talââl bedru âleynâ” diye?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


Taşlarmıydı milyonlar Şeytan’ı, Mina’da?
Amcan Hamza şehit olur muydu , Uhud’da?
Vakfeye durulur muydu, Cebel-i Arafat’ta?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


Halil İbrahim, mancınıkla atılır mıydı ateşe?
Dönüşür müydü dağ gibi ateş, çiçek bahçesine?
Nemrut teslim olurmuydu, topal bir sineye?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


Bir ordu kurmuştu Süleyman Cinlerden,
Getirtir miydi tahtı Belkıs elinden?
Anlar mıydı kurdun kuşun dilinden?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


Söz edilir miydi, Ebu Bekir’in sadakatinden?
Ukkâşe öper miydi, nübüvvet mühründen?
Bahsedilir miydi, Ömerin adaletinden?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


Kılınır mıydı, Necaşinin cenaze namazı?
Ömer olur muydu , inananların kırkıncısı?
İfa edilir miydi veda haccı?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


“Ahad “ der miydi Bilâl,karnın da taş varken?
Ömer Müslüman olur muydu, seni öldürmeye giderken?
Mekke kahrolurmuydu, sen hicret ederken?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!

Tanıklık edermiydi hicretine, Sevr dağı,
Geçilmez kılarmıydı mağarayı, örümcek ağı,
Misafir eder miydi seni, güvercin barınağı,
Sen olmasaydın ya Rasûlâllah!

Başlar eğilir miydi, secdeye?
Minareler uzanır mıydı, Gökkubbeye?
Ümitler bağlanır mıydı, Havz-ı Kevser’ine?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!

Anneler bağrına basar mıydı, yavrusunu?
Koyun emzirir miydi ,minik kuzusunu?
Hisseder miydik yüreğimizde, iman duygusunu?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


Tane tane başımıza düşer miydi, yağmur?
Ümidimiz olur muydu, tohumu besleyen çamur?
Nimet olur muydu, topraktan çıkan hamur?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!


İsmâil derki; “bu koca Dünya yalan”
Yalvarır mıydı Yüce Mevlâya, darda kalan?
Affını umar mıydı,ulu dergâha el açan?
Sen olmasaydın yâ Rasûlâllah!

İSMAİL KILIÇBAY