8
Yorum
20
Beğeni
0,0
Puan
2285
Okunma

dağınık..
asla hüzünlerden kaçma sevgili
soluğunun kenarında güvercin sürüsü
kanatlarına değen başak sarıları olsun
..
heveslendiğin dramatik yalnızlıkta
kalabalık hasretlerin olmalıyım
üstüne bastığın kaldırımların eskiliği
cebimde taşıdığım kentin en masumane sesidir
aklımdan yüreğine gönderdiğim mektuplar
duyumsadığım çığlığın açan çiçekleridir
dünyada kaç kırık şiir var
kaç parçalanmış aşk
sen bunları düşleme
olur olmaz ayrıntılarla kirletme seni
sen ki inancımsın
Kuran
İncil
Tevrat
Zebur örülü odamın çarmığa gerilmiş sabrısın
sen ki
çivilerle çakılmış İsa’nın dişleri
Muhammed’in fukara evinde yırtık perdesi
Musa’nın firavuna karşı direnci
Davud’un sesiyle başlayan dirilişsin
insanlığın kovuklara saklanmış korkularından uzak
karlara inat kardelenin köküyle hatırla beni
susma
gemilerin güvertesine düşür kelimeleri
İstanbul manzaralı rüzgardan
saçlarına takarak denizi
kirpiklerinin aralığından konuştur bakmalarını
susma
dilinin ucundan uğurla trenleri
kaç vagon veda dolu
kaç ahraz hasret vardır söyleme
sadece rayları olmayan bu şehre gelişini anlat
duraksama garların küflü bank kokularında
yağmur kaçağı sevgililer düşün
bulutların arka balkonundan sarkıt sözcükleri
susma sevgili
susma inadına
çoğalt bilmediğin şarkıların öznelerini
acı kıvamında benzetmelerle duyur notaları
köy ol, kasaba ol, kent, ülke,dünya ol mısralarda
bırak düzlüklerin geometrik kıvranışlarını
dağların paragrafından geçen patikalarda
bir eşkıyanın ateşiyle inerim dizlerine
avucunda binbir gece masalları
ayak bileklerine yanar etimin ağustosu
çömelir köz ile kül arası hasretine
bağdaş kurar dudaklarına tutuşurum sevgili
insanlar öldürebilir düşlerini
bütün sevdalarını boğabilir hiç uğruna
oturup beyaz kağıtların sessizliğine
kalemin ucundaki soykırımları yazabilir
gülümseyişin gözleriyle keşfettiğimiz dünyayı
kristal umutlarla öreceğiz
aşka kaç var deme sevgili
bunca yitik ruhun içinde
o güzelim çocuklarız biz..
hangi yurdun sevdalarıyız bilme, bilmeyelim..