0
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
1495
Okunma

topraksız çiftçiydi umudum
büyür dağlar yolun sonunda
gün şişeye sıkışır
usul usul akar
vadilerin yolunu bilen
mavi nehirdir gözlerim
yağmur kuşlarını getiren
aşk tuz basar yüreğime
biliyorum bırakmalıyım
sevmeyi uçurumları
takılıp kara kuşların ardına
unutmalıyım ötekini
ışığı yakalamaya çalışan parmaklarım
karanlık şehirleri imler
devşirip tanrılarını
sorguya çeker dimağım
niçin aşktan nasipsiz kalplere
gök düğmelerini kapatır
sürüncemede
yaşlanan bir göz
“ oysa denizle doldurdum ruhumu tıka basa “
sere serpe uzanan bir çölün serinliğinde
anımsadığım
taze gonca kokan saçların
ansızın kuşlar çarpışırdı
yüreğimde
vesselam
hala “seni yalnız bir ev gibi bekliyorum “
gönül gençyılmaz
5.0
100% (12)