1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1052
Okunma
bu diyardan habersizce gidesim var
bir sabah uyandığın da
vedalarımı kapı eşiklerinde bulacaksın
senin için çok geç artık
ister beni süpür
işter sakla en kıymetli yerinde
belki bir sabahın
o mubarek ezan sesinde düşerim yollara
hadi sağlicakla git diyenim olmadan
hazırlıksız ve bir vedasız
yolda yürürken herhangi bir zaman da
her ayak sesine dönüp
ben diye sakın haa arkana bakma
o an kimbilir nerelerde’yim şimdi
senin içimdeki
son kırıntılarını temizleyeceğim belkide
bu diyardan habersizce gidesim var
yeni bir güne başladığında
sanki ben hiç olmamışım gibi
otur kahvaltıya
çayını ilk yudumladığında
çayın sıcaklığıyla karışık yokluğum
yakmasın içini
gerçi için yansaydı
çoktan durdururdun bu gitmelerimi
gazetelerin bulmacalarınıda sana bıraktım
artık soldan sağa
kalemimi kırdığım çözülmezimsin içimde
bulmayacaya ne gerek varki
artık herhangi bir sıradan gezmelerinde
ben yerine
gölgen eşlik etsin sana
ben kendi gölgemle tek kişilik gitmesini bilirim
bu diyardan habersizce gidesim var
tenindeki kokumu silmen uzun sürecek belki
belkide üstüme sinmiş kokusu kahretsin diye
kızacaksın kendi kendine
belkide o an beni pişmanlıkla özleyeceksin kimbilir
bu adam ne yapar
ne eder diye sakın beni düşünme
ve üzülme
elbet çaresi vardır bu yalnızlığımın
sonsuza kadar da sürecek değil ya
gemiler okyanuslarda
fırtanadan sonra yıkık dökük
sığınabiliyorsa bir limana
bende sığanacak bir liman bulurum elbet
sen gününü gün et
kurtuldum işte de tasalanma
gittiğim yollarda geçtiğim her uçurum kenarında
seni içimde öldürmeleri parça parça fırlatacağım
ben denizlerime
tekrar yelken açmayı denerim bir şekilde
sen ise köksüz
ağaçlara yasla kendini olurmu
her ahımda göz yaşlarım
ıslatsın buz gibi ellerini
bu diyardan habersizce gidesim
vedalara muhtaç etmeden kendimi
AYHANCA CÜMLELER
Ayhan AKDENİZ
5.0
100% (2)